Mustafa Yaraş
Eau de Toilette
- Katılım
- 13 May 2025
- Mesajlar
- 100
Detaylı izlenimler için çok teşekkürler. Şu kısma naçizane yorum yapmak isterim: "Ya bizde MFK kokularını anlayacak burun yok, ya da gerçekten gereksiz hypelanıyor." Alt tarafı koku işteGüzel kokuyor mu, güzel hisler uyandırıyor mu, tamam demek ki anlıyoruz, hoşumuza gitmedi mi, anlamıyoruz, bu kadar basit.
Çok rahatsız eden bir olgu var mesela beni: "zamanla, denedikce, tecrübe kazandıkça takdir edersin bu parfümü (veya niş parfümleri falan)" görüşü. Hayrola, denedikce ne olacak? İçindeki x akorunu y akorunu algilayabilsen parfüm farklı kokmayacak ki. Şarap, viski vs de de geçerli bu, ben 30 senedir gündüz gece parfüm düşünüyorum, hatta yüzlerce hammaddeyle parfüm tasarımı yapıyorum, dolapta en az 15 şişe Zara var. 1000-2000 liralık parfümler var, bayıla bayıla kullanıyorum. Bende de burun yok o zaman, kişisel kullanım için 3 hammaddeyle parfüm yapıp kullanıyorum bazen, mis gibi mis25 senedir viski, şarap da denerim, çok kompleks, çok iddialı "off tam gurman, tam niş" denen nice markayı da begenmemisimdir.
Yani demek istediğim: kendimizi sartlamamak, basmakalıp değerlendirmelere ve yargılara teslim olmamak, koklamak, keyif almak bu hobinin özü bence. Sizin cumleniz vesile oldu, cevabım aslında "kendime notlar" tadında... Sevgiler.
çoğunlukla katılıyorum, özellikle karşı tarafta bir "estetik otorite" kurma durumu varsa. fakat beğeni deneyimlerle değişebilir bir olgu. yalnız sadece koku düzeyinde deneyimleri kastetmiyorum. duygusal, bilişsel, sosyal alanda birey yaşadıkça, öğrendikçe, hissettikçe aynı uyaranlara farklı tepkiler verir. bazen daha iyi bazen daha kötü, eskiden zevk aldığı birşeyden nefret edebilir veya tam tersi. birkaç nota, molekülü tanımak veya bir kompozisyon içinde daha iyi ayırt edebilmek elbette zorunlu olarak değil fakat uyaranları netleştirdiğinden yorumlama sürecine etkisi olan bir öğrenim. kısaca evet koku aynı koku fakat onu algılayıp yorumlayan zihin aynı zihin değil.Detaylı izlenimler için çok teşekkürler. Şu kısma naçizane yorum yapmak isterim: "Ya bizde MFK kokularını anlayacak burun yok, ya da gerçekten gereksiz hypelanıyor." Alt tarafı koku işteGüzel kokuyor mu, güzel hisler uyandırıyor mu, tamam demek ki anlıyoruz, hoşumuza gitmedi mi, anlamıyoruz, bu kadar basit.
Çok rahatsız eden bir olgu var mesela beni: "zamanla, denedikce, tecrübe kazandıkça takdir edersin bu parfümü (veya niş parfümleri falan)" görüşü. Hayrola, denedikce ne olacak? İçindeki x akorunu y akorunu algilayabilsen parfüm farklı kokmayacak ki. Şarap, viski vs de de geçerli bu, ben 30 senedir gündüz gece parfüm düşünüyorum, hatta yüzlerce hammaddeyle parfüm tasarımı yapıyorum, dolapta en az 15 şişe Zara var. 1000-2000 liralık parfümler var, bayıla bayıla kullanıyorum. Bende de burun yok o zaman, kişisel kullanım için 3 hammaddeyle parfüm yapıp kullanıyorum bazen, mis gibi mis25 senedir viski, şarap da denerim, çok kompleks, çok iddialı "off tam gurman, tam niş" denen nice markayı da begenmemisimdir.
Yani demek istediğim: kendimizi sartlamamak, basmakalıp değerlendirmelere ve yargılara teslim olmamak, koklamak, keyif almak bu hobinin özü bence. Sizin cumleniz vesile oldu, cevabım aslında "kendime notlar" tadında... Sevgiler.
Benim altını çizmek istediğim bunun aksi değildi takdir edersiniz ki. Değişen algının her zaman "daha iyi, daha elit, daha seçkin" sonuca goturmeyecegini, genel kabul olarak yapılan (istemli-istemsiz, nobran veya kibarca fark etmeksizin) dayatmalarin veya kültleşmiş algıların yolculugumuzu etkilememesi gerektigini anlatıyordum. Sizin eklemelerinizle de daha güzel oldu. Teşekkürlerçoğunlukla katılıyorum, özellikle karşı tarafta bir "estetik otorite" kurma durumu varsa. fakat beğeni deneyimlerle değişebilir bir olgu. yalnız sadece koku düzeyinde deneyimleri kastetmiyorum. duygusal, bilişsel, sosyal alanda birey yaşadıkça, öğrendikçe, hissettikçe aynı uyaranlara farklı tepkiler verir. bazen daha iyi bazen daha kötü, eskiden zevk aldığı birşeyden nefret edebilir veya tam tersi. birkaç nota, molekülü tanımak veya bir kompozisyon içinde daha iyi ayırt edebilmek elbette zorunlu olarak değil fakat uyaranları netleştirdiğinden yorumlama sürecine etkisi olan bir öğrenim. kısaca evet koku aynı koku fakat onu algılayıp yorumlayan zihin aynı zihin değil.
Merhabalar,
Aslında zamanla insanın zevkleri, anlayışı, ilgisi; özetle birçok şey değişebiliyor. Bundan 10 yıl önce meyhaneler ve Türk Sanat Müziği bana saçma geliyordu. Eğlenmek clubber olmaktı. Şimdi ise meyhaneler ve Türk Sanat Müziği çok mantıklı ve keyifli geliyor. Gece kulüpleri "gürültü"den ötesi değil.
Çocukken ev yapımı yoğurttan nefret ederdim. Hazır yoğurtları ve o tatlımsı aromasını çok severdim. Sonra büyüdüm, ev yapımı yoğurt, onun doğallığı, ekşiliği inanılmaz bir hazmış onu anladım. Hazır yoğurtların sadece "yapay" hissettirdiğini fark ettim.
Yani, "Ya bizde MFK kokularını anlayacak burun yok, ya da gerçekten gereksiz hypelanıyor." dememin nedeni aslında bu. Parfüm konusunda da "burnun gelişmesi" konusu gerçekten var. Onun dışında mesajın giriş kısmında belirttiğim, zamanla insanların hayata bakışının değişmesiyle birlikte beğenilerinin de tamamen değişmesi durumu söz konusu. Belki 10 yıl sonra MFK kokuları bana çok güzel gelebilir; ama şu an gelmiyor
Tekrar ve tekrara dair derinlemesine düşünme ile her şey gelişir, burun da gelişir, beyin de gelişir, kas da, entelektüel birikim de. Mühim olan gelişirken "gelisilmesi istenen" değil, bizim istedigimiz şekilde gelisebilmek. Bundan dem vuruyordum. Temeli iyi olan bina daha sağlamdır tabi... İlk iki paragrafiniz benim de, çoğu kişinin de gençliğini birebir anlatıyor aslında. Ancak birinin diğerinden üstünmüş gibi gösterilmesi (bu örneklerden bağımsız) yanlış olduğunu düşündüğüm için yazdım. Bir hobiyi deneyimlerken o an mutlu muyum, ben ona bakıyorum, ha hobiyi öğretmek, aşılamak istersem birine, o zaman deneyim, birikim de giriyor işin içine. Ne kadar kaliteli öğrenim, o kadar kaliteli hobi, o ayrı. SevgilerMerhabalar,
Aslında zamanla insanın zevkleri, anlayışı, ilgisi; özetle birçok şey değişebiliyor. Bundan 10 yıl önce meyhaneler ve Türk Sanat Müziği bana saçma geliyordu. Eğlenmek clubber olmaktı. Şimdi ise meyhaneler ve Türk Sanat Müziği çok mantıklı ve keyifli geliyor. Gece kulüpleri "gürültü"den ötesi değil.
Çocukken ev yapımı yoğurttan nefret ederdim. Hazır yoğurtları ve o tatlımsı aromasını çok severdim. Sonra büyüdüm, ev yapımı yoğurt, onun doğallığı, ekşiliği inanılmaz bir hazmış onu anladım. Hazır yoğurtların sadece "yapay" hissettirdiğini fark ettim.
Yani, "Ya bizde MFK kokularını anlayacak burun yok, ya da gerçekten gereksiz hypelanıyor." dememin nedeni aslında bu. Parfüm konusunda da "burnun gelişmesi" konusu gerçekten var. Onun dışında mesajın giriş kısmında belirttiğim, zamanla insanların hayata bakışının değişmesiyle birlikte beğenilerinin de tamamen değişmesi durumu söz konusu. Belki 10 yıl sonra MFK kokuları bana çok güzel gelebilir; ama şu an gelmiyor. :)
Tekrar ve tekrara dair derinlemesine düşünme ile her şey gelişir, burun da gelişir, beyin de gelişir, kas da, entelektüel birikim de. Mühim olan gelişirken "gelisilmesi istenen" değil, bizim istedigimiz şekilde gelisebilmek. Bundan dem vuruyordum. Temeli iyi olan bina daha sağlamdır tabi... İlk iki paragrafiniz benim de, çoğu kişinin de gençliğini birebir anlatıyor aslında. Ancak birinin diğerinden üstünmüş gibi gösterilmesi (bu örneklerden bağımsız) yanlış olduğunu düşündüğüm için yazdım. Bir hobiyi deneyimlerken o an mutlu muyum, ben ona bakıyorum, ha hobiyi öğretmek, aşılamak istersem birine, o zaman deneyim, birikim de giriyor işin içine. Ne kadar kaliteli öğrenim, o kadar kaliteli hobi, o ayrı. Sevgiler
EvetHaklısınız. Sadece benim verdiğim örnekte anlatmak istediğim "her şey zamanında güzel". Şu an 15 yıl önceye dönsem yine aynı şekilde düşünürüm, yine TSM dinlemem. Gençliğin dinamizmi, hayattan beklentiler, sağlık durumu, ve sair birçok durum etkiliyor. Gerçi o dönemde beğendiğim bütün parfümleri hala çok beğeniyorum. Belki kendimi hala o kanı hızlı akan genç gibi görmek istediğimdendir; belki güzel anıları tekrar yaşıyor gibi hissettirmesindendir.
Mesela TF Tobacco Vanille denediğimde, "biraz orta yaş işi gibi" demiştim. Sonra kahve içerken tekrar kokladım. Dedim ki, yahu sen artık 20'li yaşlarında değilsin ki? Bu konuların detayına girersek paragraflar dolusu yazmamız gerekir. Hayat olağan akışında seyrededursun, Y kuşağı geçmişi özlemeye ve artık genç olmadığını kabul etmeme buhranıyla mücadelesine gücü yettiğince devam edecektir. :)
İlk 2?Matiere Premier - Vanilla Powder EDP; net olarak Hindistan Cevizi ve vanilya kokmakta. Burbon vanilya var deniyor ama bence kalitesi çok iyi değil. Daha çok koku ağırlığı şöyle; beyaz misk>Hindistan Cevizi>vanilya ancak açılışı sonrası ciddi bir anosmi yarattığını düşünüyorum. Oda kokuyor ancak ben kokmuyor sanıyorum. Bence %60 kadın %40 bir uniseks. Markada en sevdiğim 3. İş oldu.
Crystal saffron extrait ve falcon leather extraitİlk 2?