Bugün Hangi Parfümü Denediniz?

Said

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
30 May 2019
Mesajlar
1,008
Etruscan Water için, temelde Eau d'Hermes'in bergamot-karanfil-kakule-kimyon akorunun ve Epicene Gamma bazının, Bandit'nin ibq-castoreum-paçuli-armoise'la inşa edilen bitter yeşil deri akoru üzerine yerleştilip mck ve/veya benzeri odunsu sentetikler, iononelar, immortelle, küçücük Habit Rouge/L'Air de Riensı portakal çiçeği-labdanum akoru ve kafursu aromatiklerle süslenmiş hali demek yanlış olmaz. Meşeyosunu hissiyatı ise (aynı Eau d'Hermes'teki deri hissiyatı gibi) bütünüyle bir illüzyon; çünkü parfüm, içindekiler/alerjenler listesinde yazmadığı gibi, ne meşeyosunu ne de ağaç yosunu ihtiva etmemekte. Ayrıca Francesca Bianchi'nin tuzluluk vurgusundan ötürü parfümde, pek de gerçeği gibi kokmayan Evernyl/Veramoss gibi meşeyosunu sentetiklerini de didik didik aradığımı ancak hiçbir şekilde seçemediğimi itiraf etmeliyim, ancak tabii burnum beni yanıltıyor olabilir.
harika bilgiler. içerik bilgisinde ben de görememiştim demek yazılması zorunluymuş. bu doğallıkta bir illüzyon bana koku şizofrenisi olduğumu düşündürecek kadar sahici 😄
 

cantona8

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
18 Mar 2015
Mesajlar
830
La Curie Incendo: Aromatik odunsu olarak sınıflandırılmış ama bence aromatik kısmı epey bi' geri planda. İğne yapraklı ağaçların hafif reçineli, hafif serin yeşil kokusunun net bir şekilde dibine yaktırılmış hali. Bu temada çok çok fazla koku olmasını en büyük dezavantajı olarak görüyorum ve materyal kalitesi dışında bir yenilik vaat etmediğini düşünüyorum (Bkz. City On Fire, Athunis, Vitrum ve birkaç aklıma gelmeyen daha. Tabi bunların çoğunluğu vetiver üzerine kurulu. Incendo’dan farklı olarak). Denemeye değer mi? Bence evet. 8/10.

Zarkoperfume PINK MOLéCULE0 90.09: Açılışından itibaren kayısı etkisi uzun ve baskın. Hafif kremalı bir boozy gibi davranıyor. Başlangıcında pembe çiçekler de bir var bir yok. Ama ortalardan sona kadar kayısılı içki kafasında. Hiç benlik değil. Denemeye değer mi? Bence hayır. 4/10.

Sarah Horowitz Artisan Collection Wings: Uzun zamandır en keyif veren başlangıçlardan birine denk geldim. Şöyle ki; beyaz çiçekler, ekşi-tatlı meyveler, meşeyosunu... Cıvıl cıvıl. İlk başlarda armut tadı, limoni bir kıvamda belirgin gelse de, beyaz çiçeklerin ortaya bir ağırlık koyması ve meşeyosunu ile kaynaşmaları sonrasında ortaya hafif eski kafa, beyaz temiz bir koku çıkıyor. Belirli bir yaş isteyen ve kesinlikle feminen kullanıma yakışan bir parfüm. Denemeye değer mi? Bence evet. 7/10.

Maria Candida Gentile Lankaran Forest: Citruslu yeşilimsi bir açılış ile birlikte, hafif ekşi-odunsu bir gövdeye bürünen ve ortalama bir koku hissiyatı veren bir parfüm. Çok etkileyici bir yanının olmadığını söyleyebilirim. Kaliteli gelse de ekşimtrak yeşil bir odunsu... Denemeye değer mi? Bence hayır. 5/10.

Kelly&Jones Notes of Cabernet Reserve: Çok yoğun kırmızı tatlı ve çiçeksi başlıyor. Başlangıcı pek tahammül sınırlarım içerisinde olmasa da, Sonra adını koymaya çalışırken öğrendiğim vişne kırmızısına deri-tütsü-ölmezotu üçlüsü ekleniyor. Bundan sonra parfüm hafif tatlılıkla birlikte bu üç notanın hegemonyasında geçiyor. Kokusu nostaljik. Bu sayfadaki denediğim en güzel ikinci parfüm. Güçlü bir yaylımı var. Denemeye değer mi? Bence evet. 8/10.

Angela Ciampagna Rosarium: İnanılmaz ekşi bir tütsü girişi var. Bende direkt "out" etkisi yaratan kilise tütsüsü kıvamında. Beni rahatsız ediyor ve rahat koklamama engel teşkil ediyor bu tütsü teması. Biraz daha şans verip koklamaya çalıştığımda ise hafif tatlılaşmış, yumuşamış bir tütsü aldım. Bu da baştaki de benlik değiller. Denemeye değer mi? Bence hayır. 5/10.

Tokyo Milk Parfumarie Curiosite Sea and Sky: İnanılmaz yapay ve metalik bir citrus başlangıcı var. Toparlayana kadar tuz eklenecek mi diye bekledim ama citrusların etkisi uzun sürüyor ve baskın geliyor. Deniz teması var mı? Evet. Hafiften tuzluluk da var. Evet, ama iki üç notadan bir araya gelen daha değer örnekler olduğunu düşünüyorum. Denemeye değer mi? Bence hayır. 5/10.

One of Those Helium [2He]: Bu markanın en beğendiğim kokusu ama o da tabii ki kendi kulvarında rakiplerinin gölgesinde... En büyük rakibi de kuşkusuz AmbreNarguile. Hatta PdMOajan'ı da sayarsak bence çok çok uygun fiyatı var ise onlara alternatif olabilir. Kokuyu detaylı anlatmaya gerek kalmadı sanırım. Denemeye değer mi? Bence evet. 6/10.

Zoologist Perfumes Dragonfly: Uzun süredir merak ettiğim Zoologist parfümleri içerisinde kokladığım şimdiye kadar ki en anlamsız en kaba parfüm sanırım bu. Umarım daha kötülerini çıkarmak için kafa yormazlar. Baştan sona çiçeksi. Çiçeksiliği çok çok olumlu bence ama içerisinde anlam veremediğim derecede itici akorlar var ve kesinlikle çiçeksi akorlar değiller. Ben çözemedim. Çözebilen buyursun. Yine de denemeye değer mi? Ben enteresan kokuları denemeyi koklamayı seviyorum diyorsanız evet. Aksi halde uzak durmak lazım. 3/10.
 

Said

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
30 May 2019
Mesajlar
1,008
One of Those Helium [2He]: Bu markanın en beğendiğim kokusu ama o da tabii ki kendi kulvarında rakiplerinin gölgesinde... En büyük rakibi de kuşkusuz AmbreNarguile. Hatta PdMOajan'ı da sayarsak bence çok çok uygun fiyatı var ise onlara alternatif olabilir. Kokuyu detaylı anlatmaya gerek kalmadı sanırım. Denemeye değer mi? Bence evet. 6/10.
ince tozlu tarçınlı kumarin grubuna koyuyorum bunları. ekstradan şunlar da kafamda aynı grupta: Tonka Majestic, Close-Up, Dolcelisir, Bengale Rouge. kalite ve nüans farkları kesinlikle var ama genel itibariyle birini seven diğerini de az ya da çok sever sanki.
 

cantona8

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
18 Mar 2015
Mesajlar
830
ince tozlu tarçınlı kumarin grubuna koyuyorum bunları. ekstradan şunlar da kafamda aynı grupta: Tonka Majestic, Close-Up, Dolcelisir, Bengale Rouge. kalite ve nüans farkları kesinlikle var ama genel itibariyle birini seven diğerini de az ya da çok sever sanki.
Aynen hocam. Katiliyorum bu goruse. Aralarinda hatta beni en cok çeken sanirim visne detayi nedeniyle Close Up. Keza o da dahil sanki hepsi ayni koku...
 

cantona8

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
18 Mar 2015
Mesajlar
830
The Sum The White: Temiz beyaz bir açılış ile düz irisli odun kıvamına eviriliyor. Çok düz bir koku. Indie klasına yakışmayan düzlükte. Yani denemek bir şey kaybettirmez ama satın almak çok şey kaybettirir. 4/10.

MCMC Fragrances Hunter: Yumuşak ve yeşil bir giriş. Sonrasında tütün vanilya birlikteliğinde hafif mentolümsü bir rüzgâr estiriyor. Bu tını sanırım "balsam fir" denen notadan ileri geliyor. Baştan sona bir kompozisyon denemez ama rahat, ferah bir yumuşak tütün parfümü. Tütün bariz değil. Tatlılık dozunda. Ama inanılmaz zayıf. Bu yüzden denemeye değer mi diye düşündüm. Kokusu için değebilir ama bu performansla hayır derim. 6/10.

Tokyo Milk Parfumarie Curiosite Waltz No.14: Müthiş bir çiçeksi başlangıcı. Nasıl müthiş? Tatlımsı çiçekler düşünün. Hanımeli gibi... Müthiş aromatik kokuyor. Çiçeksi ama meyve tadı da geliyor. İçeriğini araştırdığımda bal notası gözüme çarptı. Hyacinth çiçeğinin tadında bilmediğim bir nota daha içeriyor ve gerçekten muhteşem uyum içindeler. Çok net bir şekilde parfümün rengi beyazdan mavi/yeşil çiçeklere doğru dönüyor. Bal olayı özellikle çok güzel yedirilmiş. Parlak bir hava katmış. Başlangıcındaki tatlılığı belki de bal veriyor. Yeşilli bir koku gibi davranıyor aslında. Biraz Fathom izleri yok değil. Kesinlikle denemeye değer. Tokyo Milk markasının denediğim ikinci kokusu ve SeaandSky'a göre en azından katmanlı olmasa da koku güzelliği iyi seviyede. 7/10.

Tokyo Milk Parfumarie Curiosite Sencha Bleu: SeaandSky'da olduğu gibi inanılmaz yapay ve metalik bir açılışı var. Sanırım kullanılan citruslar ile ilgili imza gibi bir şey. 3-5 dk sabrettikten sonrası ise inanılmaz keyifli. Tıpkı Waltz'da olduğu gibi süper lezzetli çiçeksiler ile yeşil ve mor renk çiçekler arasında gidip geliyor. Hatta Waltz'dan daha çok beğendim. Bu tarz kokular hep birbirlerini çağrıştırsalar da yeşil/mor renge bir de citrusekşimsiliği ile iris eklenince güzel bir iş çıkmış ortaya. Kesinlikle denemeye değer. Özellikle feminen kullanımlara cuk oturuyor. Bu tarz kokuları sevenlerin denemesini tavsiye ederim. Sadece başlangıcı biraz sıkıntılı. 7/10.

Imaginary Authors Bull's Blood: Başlangıcında çok güzel ve rafine bir gül-paçuli birlikteliği var. Adı ürkütücü ama açılışı hatta orta kısımlara kadar kaliteli ve yumuşak sayılabilecek bir paçuli üzerinde ilerliyor. Derinlerde bir metalik hava var ve evet kandaki demirin ağzımızda bıraktığı tada benzer bir çağrışımı var. Ama zorlayıcı bir parfüm değil. Parfümün en zor kısmı gül-paçuli ikilisi ki onlar da gayet uyum içinde. ImaginaryAuthors'un çoğu parfümü gibi belirli bir seviyenin üzerinde kalitede. Costus denen bir nota görünüyor. Kanımsımetalikliği o mu veriyor bilemiyorum haliyle ama tütün den gelen bir yumuşaklık söz konusu. Sanırım paçuli-gül-tütün demeliyim. Niş parfümler ile indieler arasında bir yerde. Çok kullanılabilir mi? Orası biraz soru işareti. Ama kesinlikle farklı bir gül yorumu ve denemenizi tavsiye ederim. Ayrıca güçlü de bir yapısı var. 6/10.

4160 Tuesdays New York 1955: Fazlaca bayık bir başlangıcı var. Şekerli, kızıl meyveli vs. Ama orta kısımlar yaklaştıkça bu uyumsuz gelen ve tırmalayan akorlar sakinleşmeye ve gülü ön plana çıkarmaya başlıyor. Yumuşacık, tatlımsı, baymayan bir gül parfümüne dönüşüveriyor. Değişimi itibariyle enteresan ve güçlü bir yayılımı var. Biraz metalik bir his var. Sanırım gül ve misk bileşiminden. Bond NY Amber'deki metalik hissiyatı andırdı bir ara. Ama gül ekseninde bakacak olursak yorum kesinlikle olumlu olacaktır. Ben genel beğenisinin de yüksek olduğunu tahmin ediyorum. Her ne kadar tarzım olmasa da denemeye değer. 6/10.

SP Parfums Sven Pritzkoleit Liquorice Vetiver: Çok parlak ve iştah verici bir başlangıcı var. Sarımtrak, biraz şekerimsi (akide), biraz yeşilimsi, biraz odunsu... Her şeyden biraz var sanki. Şimdiye kadar benzerini koklamadığım bir başlangıca sahip. Orta kısımlarda adında da geçtiği üzere vetiver gövde elemanı olarak ön plana çıkmaya başlıyor. Orta kısımlar nispeten boozy bir hava da estiriyor. Tatlı yapıda ve vetiver alışılagelmiş haliyle hissedilmiyor pek. Biraz zayıf kalmasının dışında beğendiğim bir parfüm oldu. Denemeye değer. 8/10.

La Curie Ossuary: Hafif çiçeksi, hafif baharatsı, hafif odunsu bir başlangıcı var. Bunların hepsini biraz kavurmuşlar gibi. Sonra ilerledikçe yanık temanın tütsüden geldiği anlaşılıyor. Ekşimsi çizgiye doğru ilerliyor ve yağlımtrak bir hisle tamamen odunsu bir gövdeye oturuyor. Benzer çalışmalar var gibi. Ama koku güzelliği yerinde. Tütsü tam yerinde. Tadında. 7/10.

Tokyo Milk Parfumarie Curiosite Dead Sexy: Yapay ve metalik gelen başlangıç sanırım bu markada. Neyse ki bu kısımlar çabuk geçiyor. Parfüm ana karakter olarak tatlımtrak odunsu denebilir. Oryantal odunsu diye sınıflandırılmış ama oryantal kısmı tam olarak oryantal gibi değil. Hafif pudra havasında bir tatlılıkla, niş ile dizaynır arasında bir yerlerde. Bu parfüm evi hakkındaki fikirlerim oturmuş durumda. Risksiz ve genel beğeniye oynayan, çok yenilik vaat etmeyen, birkaç nota üzerine kurulmuş, nispeten kalite materyalleri bir araya getirerek tasarımlar yapan bir marka diyebilirim. Parfüm isimlerinden beklentiyi yükselttiği söylenebilir ama isimleri kadar iddialı değiller maalesef. Hatta bu parfüm için "derisi olmayan Bvlgari Black" diyebilirim. Bu parfümünü denemeye değer mi peki? Arada kaldım. 5/10.
 

Ozfragrance

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
26 Nis 2018
Mesajlar
1,013
Uzun zamandir parfum ile ilgili cok konusasim yoktu iki gundur Amouge'in yeni kokusu Purpose deniyorum aromatik yesil guzel fresh bir koku biraz nanemsi havasi var Bisch bu kokuda da hakkini vermis muazzam yayilim ve kaliciligi var bu markanin Jubi haric hic bir kokusuna isinamamistim ama bunu sevdim.Ganymade benzetenler okmus bence ondan daha iyi.

SM-G991B cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 

jukatr

Extrait de Parfum
Satış Onaylı
Yasaklandı
Katılım
1 Ocak 2023
Mesajlar
489
Vertus Monarch

Koku olarak Clive Christian X ile %95 lik bir benzerliği var. Ama performans açısından çok daha üstün . Abartısız 10 saat kalıcılık, 4 saat güçlü yayılım gösterdi tenimde. Koku güzelliği zaten olarak çok hoşuma gidiyor. Şişesini koleksiyonuma eklemeyi düşünüyorum.
 

cantona8

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
18 Mar 2015
Mesajlar
830
Daha önceden inceleme yapıp kendimce kayda aldığım parfümler yorumlarımdan toplu paylaşıma devam;

Sigilli Athunis: Başından sonuna kadar vetiver. Hatta vetiverin dibi. Hatta vetivere belki de referans gösterilir. İnanılmaz başarılı bence. Sultan Vetiver ile birlikte vetiver nedir dersine çalışırken yararlanılacak ikinci bir kaynak olabilir. Ama sert, köksü, törpülenmemiş ama çok da sivri değil. Aslında tokatlayacak seviyede olmasa gayet kullanılabilir de. Ama kelimenin tam manasıyla "köksü vetiver" işte budur. Denemeye değer mi? Burnunuz buna hazırsa kesinlikle değer. Parfüm olarak kullanmak çok zor olsa da beğendiğim için 8/10.

Lancome Trophee (Vintage): Vintage koku olunca, kesin birbirlerini andırıyorlardır vs diye düşünüyor insan. Materyal kısıtlılığından mıdır nedir? Ama Trophee kısmen rakiplerinden kalitesi yönüyle ayrılıyor. Bu kafada çok parfüm kokladım tabi ama yine de gerçek Jean Patou Vintage haricinde Trophee kadar lezzetli bir parfüme denk gelmedim. Limonun her türlüsü her yeri var, çay, misk ve en önemlisi parfüme kişilik kazandıran bir yıldız, meşe yosunu var. Benim için kâfi. Performansı pek yok ama yazın sıcak günlerde, biraz daha tecrübeli yaşlara sahip kullanıcılarına inanılmaz bir karizma katar. 8/10.

Tauerville Incense Flash: Tauer markası severek takip ettiklerim arasında. Dolayısıyla onun elinden çıkan parfümlere ilgim oluyor. Incense Flash'ı beklenti içerisinde denedim. Daha önceden elimde olan Tauer Incense Extreme ile çok benzer bir yapıda. Açılışı tütsülü odunsularla ve biraz da yanıkvari bir havada gerçekleşiyor. Tütsü efektini çok sevdim. Orta kısımlarda gövdeye deri ile sağlam bir çivi çakıyor ve oraya tutunuyor. Tütsülü odunsu deri dense hakkı yenmiş olmaz hani. İçerisindeki notaları güzel yansıtan bir çalışma. Ben yine de Incense Extreme'den yana oyumu kullanıyorum ama denemeye değer. 7/10.

Paloma Picasso Mon Parfum (Vintage): Bir başka vintage merakım sonucu beklenti içine girerek edindiğim dekantımdan yaptığım denemede, eski parfümlerin aslında yenilere nasıl da dersler vereceğini, ama yenilerin o dersleri bir türlü almadıklarını gördüm. Paçuli, gül, bal, amber, misk, limon, yasemin, iris.... Ne ararsanız var ve tam bir sanat eseri gibi. Vintage oluşu belki bazı notaları önemli ölçüde değişime uğratmış ya da zayıflatmış olabilir tabii ki ama yine de gül ve meşe yosununu net algılayabiliyorsunuz. Çiçeksi citruslar ile açılışı yapıyor ve sonra hayvansal notaların devreye girmesiyle hafif kirlilik başlıyorken, bir yandan da pudra tatlılığında bir yumuşak geçiş izletiyor. Gövde kısım ise daha çok gül, meşe yosunu ve amberden oluşuyor gibi geldi bana. Algılar değişebilir kişiden kişiye. Bunu hatırlatmakta yarar var tabi. Sonları da yine gövde kısıma paralel şekilde ilerleyerek tenden ayrılıyor. Başlarda kalıcı ve farkedilir. Sonra performansı biraz düştü ama yaşına veriyorum. 8/10.

Gres Homme de Gres: Klasik citrus başlangıcına farklılık olarak yeşil bir görünüm katılmış. Gayet ferah ve beyefendi bir başlangıcı var. Ama meşe yosunu orta kısımlardan itibaren kendini iyiden iyiye hissettirmeye başlayınca olanlar oluyor. Parfüm gerçekten çok fazla derecede Christopher Street ile benzer. O parfümü deneyenler/bilenler ne demek istediğimi daha kolay anlayacaktır. Tamı tamına bir beyefendinin yazlık kokusu budur işte. Trophee'yi iki ile üçle çarpın. Oldu size Homme de Gres. Müthiş bir parfüm. Gerçekten meşe yosunu ile neler neler yapılabileceğinin dersi verilmiş. Sözü geçmişken Christopher Street'i de deneyin bulursanız. Gres de kesinlikle denemeye değer. 8/10.

Bruno Fazzolari Five: Fazzolari markasının gerçekten çok çok güzel işleri var. Birisi de kesinlikle yakın zamanlarda denediğim Ummagumma idi. Aslında Five ile başlayan tanışmamız sonrasında ne kadar parfümünü denediysem, hep Five'ın üzerine çıktığını söylemem mümkün. Five, başlangıç olarak limon ve türevleri güçlü citruslar ile başlıyor. Ki zaten parfümün ana karakterini de limon oluşturuyor. Çok sıcak günlerin gerçekten ilacı olur. Ama performansı biraz ortalama gibi. Orta kısımlara yaklaşırken eklenen hafif yeşilli bir hava ile ortadan itibaren kokunun biraz daha yumuşamasıyla ve odunsu bir şekle doğru sadece bir adım atmasıyla, karşımıza çok lezzetli, sağlam bir odunsu citrus çalışması çıkmış. Aromatik yanı kokunun lezzetine doyum olmuyor dedirtebilir. Profumum Roma Acqua Viva'dan sonra kokladığım en gerçekçi, en sağlam limon... 8/10.

Jean-Luis Scherrer 2 (Vintage): Güçlü bir aromatik başlangıç, sonrasında beyaz çiçeksilerin ve hafif hayvansallığın etkisiyle, biraz da indolik şekilde ve amber ile vanilya tatlılığında devam eden, finalde de bal notasının beyaz çiçekler ile birlikte gayet hissedildiği bence zamanının en iyi parfümlerinden birisi. Zamanını yaşayamadım tabii ki ama o zamandan günümüze kalabilmiş muadili örnekleri incelediğimde Scherrer 2'nin gerçekten de çok sağlam bir parfüm olduğu gerçeği ortaya çıkıyor. Sağlam odunsu bir gövdeye de işlenseymiş tam bir erkek parfümü olurmuş. Keza bu haliyle de unisex kullanıma gayet yatkın duruyor. Feminenliği indolik çiçeksilerden ileri geliyor. Bal, vanilya ve amber ise karakterin oluşmasında en önemli iki nota olmuş bence. Kesinlikle denemeye değer bir parfüm. Hatta koleksiyoner iseniz bir köşede dursun derim edinebilme şansınız varsa. 9/10.

Jacques Bogart Furyo: İşte budur dedirtecek çılgınlıkta bir hayvansallık. Tadı, tuzu, ayarı her şeyi yerinde bir başlangıç. O kadar güzel bir açılışı var ki, yeşilimsi, meyvemsi, hafif kırık bir tatlılılık. Çok güzel işlenmiş. Bu vurucu başlangıç etkisini yitirmeye yüz tutmuşken ortaya hemen tütün ve amberimsi bir tatlılık daha çıkıveriyor. Ama gövde tamamen hayvansal. Bundan hiç ödün vermiyor. Kullanımı yürek isteyen cinsten değil öyle. Bence belirli bir imaj ve yaş isteyen bir karakteri var. Bu gerçek. Ama bir Afrika Olifant falan beklemeyin. Karşınızda her yönüyle ders niteliğinde olan bir parfüm var. Çok mu abartıyorum bilemedim ama kokuyu durup durup her kokladığımda farklı bir fazı geliyor. Orta kısımlarda mesela koku tütün-amberden incir-paçuliye doğru kısa kısa paslar atıyor. Castoreum ve civetin doğal kokularını bilemediğim için o kısmı hayvansallar diyerek geçiyorum tabi ama tamamen bildiğimiz hayvansal tatlar. Kesinlikle bir APLS gibi kaba, küfürbaz, kirli değil. Özellikle yeşil tema o kadar ferah hissettiriyor ki. Bir zaman sonra hayvansallık bunun neresinde diyecek kadar burnu kör edebiliyor. Diplerde hafif bir kirlilik, tozluluk Furyo'da da var ama bunlar sadece parıldayan nüanslar. Parfüme derinlik kazandıran noktalar. Jacques Bogart böylesine bir parfüm çıkartabildikten sonra nasıl şimdiki haline dönüşmüş acaba diye düşününce parfüm sever olarak üzülmedim değil. Deneme listenizde kıyıda köşede de olsa bir yerde olsun (özellikle hayvansal içeriklere ilgili arkadaşlar için). 9/10.
 

Said

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
30 May 2019
Mesajlar
1,008
Renier | Behique
Black Afgano, Cuirs, Amante, Laylati, Black Oud ve denk gelmediğim nice afganogiller sınıfına dahil. hepsinin birbiri ile ilişkilendiren tanımlaması güç fakat bana yumuşak odunsuluğun yanında mor meyvemsi bir his veren ilginç tatlılıkları. (birkaç parfümör bu aromanın temelinin Black Agar Givco adlı Givaudan'a ait bir materyal olduğunu belirtiyor.) Behique bunların içinde yeşile odaklanmışı. bu kısım B.Afgano'daki tütsülü-demir zehri yerine keskinliğini daha çok yeşilden sağlayacak şekilde kullanılmış gittikçe yumuşayıp konforunu arttırıyor. Laylati baştan itibaren play-doh'su akoruyla aralarında en pudralı ve yumuşağı. Amante başlangıçta biber ve fesleğen benzeri bir aromatiklik sonrasında yine play-doha sönümleniyor. Cuirs de başta baharatlı fakat sonrasında hafif yanık temiz derilisi. Black Oud hayvansal kirli deri-amberlisi. B.Afgano, Cuirs ve Black Oud dışındakilerin nisbeten çabuk yumuşamaları kullanımlarını daha kolay kılıyor. hiçbiri de fena koku değil ama en zevkli bulduklarım Laylati, Behique ve Amante.
 

Said

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
30 May 2019
Mesajlar
1,008
La Curie | Geist
ilk 5-10dk.sı Oxylus ile yanyana ayırt edemediğim benzerlikte, damla-çam sakızlı çiğ kozalak ve toprak aroması ile açılıyor. sonrasında Oxylus başlangıcının %80'i aynı kalarak yanıklığı zayıf olmak üzere java vetiver'inin (Spade of Vetiver'de kullanılana yakın) çiğ aromasını da bünyesine alıp tek düze şekilde ilerlerken, Geist başlangıçtan hemen sonra bol reçineli nemli çam çırası hissini öne çıkarıyor. topraklı sakızlı çamdan hafif acımtırak koyu yeşilli ve Bindebole'ün oturduktan sonraki kısımları ile çok benzer fakat daha odunsu ve bir parça daha yanık bir yöne kayıyor. bu aşamada açıklanan çoğu notası da o şekilde yorumlanacak belirginlikte koku bulutu içinde mevcut ama çikolata hissini pek alamadım. beklediğim ambergris'i de hafif tatlılığın içinde var mı yok mu emin olamadım. genel olarak cilde çabuk yaklaşan yormayan bir koku. Black Ambergris + Geist tarzı bir düşünce efsanevi olurdu. mürekkebe ek parşömen, kil hissi de sunabilecek mitti de yakışırdı. Pinewards'lara nazaran daha katmanlı fakat gelişime açık bir gövdesi var.
 

jukatr

Extrait de Parfum
Satış Onaylı
Yasaklandı
Katılım
1 Ocak 2023
Mesajlar
489
Ombre Nomade

Kırmızı meyveler,deri, oldukça animalic oud notası . Çok yoğun ve güçlü bir koku. Kalıcılık 12 saat üzeri, yayılım 4-5 saat civarında. O kadar güçlü ki tenime yapıştı resmen zamk gibi. Bir yerden sonra insanı bayabilir kokusu. Sadece kışın kullanılabilir bence ve dışarıda sıkılması gerekebilir. İç ortamda sıkarsanız gözler üstünüze çevrilir.

Frederic Malle’nin The Moon parfümüne ilham vermiş olabilir diye düşünüyorum ama Frederic abimizinki malzeme kalitesi olarak daha üstün gibi geldi burnuma. Performans olarak kıran kırana bir mücadele görüyorum.

Fiyatı yüksek. Şişesini alırsanız bir kaç yılda bitiremezsiniz büyük ihtimalle çünkü max 3-4 sprey sıkılmalı diye düşünüyorum.
 

cantona8

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
18 Mar 2015
Mesajlar
830
Ombre Nomade

Kırmızı meyveler,deri, oldukça animalic oud notası . Çok yoğun ve güçlü bir koku. Kalıcılık 12 saat üzeri, yayılım 4-5 saat civarında. O kadar güçlü ki tenime yapıştı resmen zamk gibi. Bir yerden sonra insanı bayabilir kokusu. Sadece kışın kullanılabilir bence ve dışarıda sıkılması gerekebilir. İç ortamda sıkarsanız gözler üstünüze çevrilir.

Frederic Malle’nin The Moon parfümüne ilham vermiş olabilir diye düşünüyorum ama Frederic abimizinki malzeme kalitesi olarak daha üstün gibi geldi burnuma. Performans olarak kıran kırana bir mücadele görüyorum.

Fiyatı yüksek. Şişesini alırsanız bir kaç yılda bitiremezsiniz büyük ihtimalle çünkü max 3-4 sprey sıkılmalı diye düşünüyorum.
Bu parfümün adını dolayısıyla Vuitton markasını epeyce duyuyorum ama henüz deneyemedim. Performansının abartı olması beni bir düşündürdü şimdi. Şahsen bir günden fazla kalan parfümlerle aram yok. 🙃
 

Said

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
30 May 2019
Mesajlar
1,008
Ombre Nomade

Kırmızı meyveler,deri, oldukça animalic oud notası . Çok yoğun ve güçlü bir koku. Kalıcılık 12 saat üzeri, yayılım 4-5 saat civarında. O kadar güçlü ki tenime yapıştı resmen zamk gibi. Bir yerden sonra insanı bayabilir kokusu. Sadece kışın kullanılabilir bence ve dışarıda sıkılması gerekebilir. İç ortamda sıkarsanız gözler üstünüze çevrilir.
Nuit de Feu da aynı şekilde. Ud'u iyi fermente hindistan udlarının bazısı ile aynı kıvamda, saman-ahır nüansları veren gerçekçi bir aroması var. fakat burnu yakan gereğinden fazla güçlü balzamların etkisinden kolay çıkmıyor. bu tür kokuları parfümden ziyade attar olarak çıkarmalılar bence. Opus XI için de aynı düşüncedeyim.
 

Korem

Extrait de Parfum
Satış Onaylı
Katılım
30 Ocak 2018
Mesajlar
508
Nuit de Feu da aynı şekilde. Ud'u iyi fermente hindistan udlarının bazısı ile aynı kıvamda, saman-ahır nüansları veren gerçekçi bir aroması var. fakat burnu yakan gereğinden fazla güçlü balzamların etkisinden kolay çıkmıyor. bu tür kokuları parfümden ziyade attar olarak çıkarmalılar bence. Opus XI için de aynı düşüncedeyim.
Bu markada Nouveau Monde de aynı şekilde yoğun ve kalıcılığı yüksek bir parfüm. Markanın en yoğun parfümleri Ombre Nomade ve Nouveau Monde. Yoğunlukları sebebiyle günlük kullanımda biraz zor bir parfüm.
 

jukatr

Extrait de Parfum
Satış Onaylı
Yasaklandı
Katılım
1 Ocak 2023
Mesajlar
489
Bu parfümün adını dolayısıyla Vuitton markasını epeyce duyuyorum ama henüz deneyemedim. Performansının abartı olması beni bir düşündürdü şimdi. Şahsen bir günden fazla kalan parfümlerle aram yok.

Performans kesinlikle abartılı. Duş aldığım halde etkisini yitirmedi. Bir noktadan sonra artık kokmasın yeter diyosunuz ama kokmakta inat ediyor :DD Zor bi parfüm ve gençlere hitap etmeyeceğini düşünüyorum.
 

jukatr

Extrait de Parfum
Satış Onaylı
Yasaklandı
Katılım
1 Ocak 2023
Mesajlar
489
Bu markada Nouveau Monde de aynı şekilde yoğun ve kalıcılığı yüksek bir parfüm. Markanın en yoğun parfümleri Ombre Nomade ve Nouveau Monde. Yoğunlukları sebebiyle günlük kullanımda biraz zor bir parfüm.

Kesinlikle zor , bi yerden sonra bıktırabilir . O yüzden şişeli almak pişmanlık yaratır gibime geliyor.
 

azzura

Vintage Parfum
Moderatör
Katılım
20 Haz 2017
Mesajlar
8,674
Matiere Premiere - Encens Suave; pek bir derinlik barındırmayan temeli tütsüden oluşan benzoin ve vanilya destekli çok geleneksel ve bilindik amber-tütsü parfümü. Fiyatı ile düşünüldüğünde commes des garçons incense serisi parfümleri bence bu tarz için yeterince kafi hatta milano fragranze - basilica daha iyi bir tercih olabilir. 5/10
 

Veysel07

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
10 Eki 2022
Mesajlar
1,012
Unique Luxury - Crush on me :Tek fısın yeterli olacağı bir parfüm olduğuna inanmazdım ta ki bu arkadaşla tanışana kadar.
Splitten en çok merak ettiğim parfüm buydu ve paketi açar açmaz bileğime 1 fıs sıktım. Şuan üstünden 4 saat geçti ama sanki 5 dk önce sıkmışım gibi kokuyor. Normal 5 fıs rutinimi uygulayıp dışarı çıksam nükleer etki yaratacağından eminim.
Kokusuna gelirsek açılışı pek hoşuma gitmedi.Yoğun bir alkol kokusu ile açılıyor ve orta notalarda daha çiçeksi nüanslar ile beraber karamel kendini belli etmeye başlıyor. Ben aslında daha gourmand bir koku bekliyordum açıkçası ama paçuli kullanımı çok topraksı geldi bana. Lime alt notalardada paçuli ve karamel ile kendini hissettiriyor.
Sanırım kış ayları dışında pek kullanabileceğim bir koku değil. Notalarının bir biri ile uyumunda birşeyler tam oturmuyor gibi. Sadece 1 fıs ile yorumladım. Hazır hissettiğim bir gün en fazla 3 fıs ile deneyeceğim :)
 

Korem

Extrait de Parfum
Satış Onaylı
Katılım
30 Ocak 2018
Mesajlar
508
Kesinlikle zor , bi yerden sonra bıktırabilir . O yüzden şişeli almak pişmanlık yaratır gibime geliyor.
Bu markada en kullanılabilir olarak Rhapsody gördüm. Bunda da kalıcılık ortalama üstü olmasına rağmen burnu yormayan, günlük kullanıma uygun bir ürün. Unisex kelimesinin tam karşılığı; hem bayan hem de erkek kullanımında kesinlikle sırıtmaz. Denemedi iseniz tavsiye ederim. Tabii ki yazdıklarım şahsi yorumdur. Teşekkürler.
 

jukatr

Extrait de Parfum
Satış Onaylı
Yasaklandı
Katılım
1 Ocak 2023
Mesajlar
489
Bu markada en kullanılabilir olarak Rhapsody gördüm. Bunda da kalıcılık ortalama üstü olmasına rağmen burnu yormayan, günlük kullanıma uygun bir ürün. Unisex kelimesinin tam karşılığı; hem bayan hem de erkek kullanımında kesinlikle sırıtmaz. Denemedi iseniz tavsiye ederim. Tabii ki yazdıklarım şahsi yorumdur. Teşekkürler.

Denerim hocam. Imagination kullandım, onu tavsiye ederim ben de. Çok güzel bi koku, performans gayet iyi. Şişeli alınıp bol bol kullanılır her ortamda. Ama fiyat tabi ki skandal yaratacak kadar yüksek.
 

Korem

Extrait de Parfum
Satış Onaylı
Katılım
30 Ocak 2018
Mesajlar
508
Denerim hocam. Imagination kullandım, onu tavsiye ederim ben de. Çok güzel bi koku, performans gayet iyi. Şişeli alınıp bol bol kullanılır her ortamda. Ama fiyat tabi ki skandal yaratacak kadar yüksek.
Imagination da kullandım. Ferah, hoş bir ürün idi. Fakat, yazdığınız gibi, maalesef o fiyatın hakkı değil.
 

AbbathDoom

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
5 Nis 2019
Mesajlar
810
D.S. & Durga - Pistachio

Antep fıstığı parfümün her evresinde hissediliyor. Açılışında kakule ile olan uyumu gerçekten çok hoş ve sonrasında biraz badem hissedilse de bana çok çekingen geldi. Son kısımlarında beliren vanilya ise gayet dengeli.



Headspace - Styrax

Laurent Mazzone Black Oud Extreme Amber ve Tiziana Terenzi Laudano Nero’yu andıran reçineler, baharatlar ve dumansı atmosfer mevcut. Bu parfümü diğerlerinden ayıran bence cypriol kullanımı ve baya bir baskın denebilir. Kalıcılık ve yayılımı ortalama üstü.
 

cantona8

Pure Parfum
Satış Onaylı
Katılım
18 Mar 2015
Mesajlar
830
Ad Alain Delon Plus (Vintage): Ferah ve kaba bir açılış ile başlıyor. Daha çok çiçeksi bir başlangıç olarak ifade edilebilir. Orta kısımlar deri, tarçın, bal, lavanta ve meşe yosunu ekseninde, biraz daha kirli bir hava ile kendini gösteriyor. Değişik bir tarzı var. Şimdiye kadar koklamadığım cinsten. Deri mi baskın, tarçın mı baskın, lavanta mı? Epey zorladı beni. Ama aromatik olduğu kesin. Hatta oryantal sınıfına da girer bence. Gövde kısmı kaba, kirli, hafif bulanık ve yağlı metalik bir his veriyor. Enteresan olduğu için kullanılabilir olmasa da denemekte yarar var. Kişinin koku haznesine mutlaka bir şeyler katacağı kesin. 6/10.

Laura Biagiotti Tempore Uomo (Vintage): Freş meyveli, gayet aromatik bir açılışı var. Biraz sentetiklik de barındırıyor. Orta kısımlarına doğru odunsu bir gövdeye tutunuyor. İçerik olarak çok zengin ama koku güzelliği olarak biraz bulanık geldi bana. Tatlımtrak meyveli bir odunsu diyebilirim. Lavanta çok az da olsa hissediliyor. Tertemiz risksiz bir koku. Genel beğenisinin çok yüksek olacağına eminim. Ben çok beğenmedim ya da bana çok özel gelmedi. Denemeye değer mi? Bence bu tarzın meraklıları dışında hayır. 5/10.

Hermes Calèche (Vintage): Bolca aydınlık meyveler, aldehitler, beyazımsı çiçekler... Açılışı hafif yapay da olsa güzel. Ama sonra temiz çiçekler üzerine kurulmuş bir aldehit çalışma haline dönüyor. Benim aldehit ile aram hiç iyi değil. Eski kafa bayan parfümlerini çağrıştırıyorlar bana. Günümüzde belirli bir yaş ve olgunluk istiyor kesinlikle. Genç işi bir parfüm değil. Orta kısımlardan itibaren nispeten daha tatlı bir yapısı var ama her dem aldehit eksenli. O sebeple benim tarzım olmayan bir yapıda. Denemeye değer mi? Vintage olduğu için deneyecekseniz evet, başka bir nedenden ötürü ise hayır? 6/10.

Davidoff Zino: Piyasaya çıktığı zamanı düşünürsek (1988), abartıya kaçmadan, paçuli tabanlı bir maskülen nasıl yapılır? Dersi vermekte. Lavanta, yeşil limon, erkeksi çiçekler ile beslenen bir paçuli-vanilya gövdesine sahip. Bence bu alanda tam da türünün lideri. Bir designer markadan beklenenin çok çok daha üstünde. Orta kısımlar paçuli ekseninde çeşitli çiçeksi odunsular ile devam ediyor. Gül ve gül ağacı notalarına rastladım. Sanırım bu müthiş etkiyi veren birkaç notadan biri bunlar. Hafif tozlu paçuliye aynı zamanda eşlik eden çok naif bir de vanilya var. Yani harmanın her notasını neredeyse algılamak mümkün. Ağırlıklı görüşüm, kırmızımsı, çiçeksi, hafif yumuşak, tozlu bir paçuli parfümü. Denemeye değer mi? Kesinlikle değer. 8/10.

Dolce&Gabbana Sicily (Vintage): Şimdiye kadar pek benzerine rastlamadığım bir parfüm. Açılışını bol çiçeksi yeşil, pudramsı bir havayla yapıyor. Daha sonra çiçeksi bir tatlılığa, oradan da muzlu odunsu, mor çiçeksi bir parfüme dönüşüyor. Yapısı itibariyle enteresan bir çalışma olduğu kesin. Ama muz notasını baskın algıladığımdan pek kullanılabilir bulamadım. Denemeye değer mi? Bir şey kaybettirmez ama kazandırmaz da. 6/10.

Yves Saint Laurent Opium (Vintage 1983): kelimenin tam anlamıyla bir vintage. Belli ki çağının en popüler parfümlerindenmiş. Çok fazla nota üzerine değil ama, güçlü, sağlam ve az nota üzerine kurulmuş, belki de zamanının başyapıtlarından. Parfümün koku rengi çok koyu gibi durmasa da içeriğinden çok daha koyu olduğu kesin. Aromatik, yumuşak bir vanilya ile birlikte anason eşliğinde açılıyor ve orta kısımlardan itibaren daha baharatlı ve balzamik bir yapıya bürünüyor. Rahmetli dedemin Mekke’den getirdiği hacı yağına çok benzetiyorum ve beni çocukluğuma götürüyor. Çok rafine ve elegant bir kokusu var ama dediğim gibi deneyen çoğu kişi hacı yağı benzetmesi yapacaktır J Fazlaca olgun, yaş isteyen bir kokusu var. Bizim gibi gençlerin taşıyabileceğini sanmıyorum. Orta kısımlardan sonra anason ve kara üzüm ve vanilya birlikte ilerliyor ve kalıcılığı son derece iyi. Denemeye değer mi? Bence vintage parfüm meraklılarının kesinlikle denemekle kalmayıp koleksiyonlarına eklemeleri gereken bir parfüm. 9/10.

Weil Pour Homme (Vintage): 2004 yılında yenilenmiş hali nasıl bilmiyorum ama 1980 (yanlış bilmiyorsam) çıkışlı bu parfümün tarifini yapacak olursak; lavanta tatlılığında, hafif limoni ve yeşilimsi bir başlangıcı var. Orta kısımlara ilerlerken biraz daha çiçeksi dokunuşlar görülmeye başlıyor. Bu çiçeksilik odunsu bir gövdeye tutunuyor ve yeşil yosunlu, sedirli, parlak derili bir hal alıyor. Kesinlikle güzel bir iş. Yaş itibariyle 35-40 yaş üzerine daha iyi yakışır. Klasik bir tarzı var ama Bois du Portugal gibi Sartorial gibi berber dükkanı lavantası tarzında değil, daha modern bir lavanta kullanımına sahip. Takım elbise kokusu olmaktan ziyade günlük bir koku profili veriyor. Beni tek rahatsız eden şey, ara ara aldehit tadı gelmesi. Onu da yok sayıyorum. 7/10.
 
Üst