- Katılım
- 1 Ocak 2021
- Mesajlar
- 632
Artik bu serideki tüm parfümleri merak ediyorum
Son düzenleme:
Bugün Hangi Parfümü Denediniz?
- Konbuyu başlatan Erkan Ağa
- Başlangıç tarihi
-
- Etiketler
- parfüminceleme parfümtesti parfümyorumu unisex
- Katılım
- 16 Haz 2016
- Mesajlar
- 1,404
Bois İmperial …
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Ü
Üye silindi 4295
Misafir
Jean-Charles Brosseau Ombre Orientale;
Ombre Rose ve şişesi gibi kült iki şeyi tek bir çatı altında veren ve imza pudralı gülüne ek diğer çiçek çalışmalarıyla da sağlam bir duruşa sahip ama her zaman olduğu gibi burada değer görmeyen ismin efsanevi gizli hazinesi: Yabani kontinü zeytinyağ; hani Petitgrain gibi turuncun dalı, yaprağı, meyvesi, çiçeği herşeyiyle bir yağ çıkar işte onun zeytin versiyonu da kontinü yağdır işte bu yeşil ve ağır zeytinyağı, zeytin çiçeği ve tütünlü samanlı kokusunu Ege yöresinde herkes bilir; acı ve sarhoş edici bu hayvansal illüzyonun yine gülle karışımı ve alttan hunharca gelen kunduz ile labdanum…
Dumanı, derisi, kuru odunu, baharatı ve tatlılık barındırmayan vanilyası da cabası. Hiç şakası olmayan Knize Ten, Absolue pour le Soir ve birtakım indie artisan balzamların bize sunuluşu…
Çok ama çok mutluyum.
Jean-Charles Brosseau Ombre Azzurite;
Deniz, yasemin, vanilya, krem ve makyajı sıvılarla akmış kadın yani süsen, gül ve miskler…
Secretions Magnifiques ilkokul sıralarındayken…
Montale İntense Cafe;
Açılışı Misbon kahveli karamelli şekerler vardı akışkanlı bi şey işte öyle başlıyor sonra tersi bir hamleyle tatlılığı azalan acı kahveye dönüşür dönüşmez devreye Mancera Roses Vanille girerek kendi açık pembe ve sarı/krem rengini İntense Cafe’de şişesi gibi mor/lilaya çeviriyor. Ancak kesinlikle farklı karakterde kokular ikisinin de keyfi ayrı; İntense Cafe daha oynak, daha katmanlı ve daha güçlü iken Roses Vanille daha tatlı, lineer ve masum. İkisini de seviyorum.
Montale Oudrising;
Tıpkı Dunhill Agar Wood gibi aynı akorun daha az hayvanlı, daha çok odunlu ve dumanlı ayrıca da Tuscan Leather’a çok daha az kaçan hali diyebilirim. Evet Montale kafası ve imzası yine belirgin lakin daha olgun, kontrollü gücü benimsemiş ve bileni memnun edebilecek bir yapıda. Belki bizlere hafif gelebilir ancak yeni başlayanlar için bir Aoud Cuir d’Arabie gibi değilse de şakası olmayan bir iş diyebilirim.
Adamımsın Pierre M
Ombre Rose ve şişesi gibi kült iki şeyi tek bir çatı altında veren ve imza pudralı gülüne ek diğer çiçek çalışmalarıyla da sağlam bir duruşa sahip ama her zaman olduğu gibi burada değer görmeyen ismin efsanevi gizli hazinesi: Yabani kontinü zeytinyağ; hani Petitgrain gibi turuncun dalı, yaprağı, meyvesi, çiçeği herşeyiyle bir yağ çıkar işte onun zeytin versiyonu da kontinü yağdır işte bu yeşil ve ağır zeytinyağı, zeytin çiçeği ve tütünlü samanlı kokusunu Ege yöresinde herkes bilir; acı ve sarhoş edici bu hayvansal illüzyonun yine gülle karışımı ve alttan hunharca gelen kunduz ile labdanum…
Dumanı, derisi, kuru odunu, baharatı ve tatlılık barındırmayan vanilyası da cabası. Hiç şakası olmayan Knize Ten, Absolue pour le Soir ve birtakım indie artisan balzamların bize sunuluşu…
Çok ama çok mutluyum.
Jean-Charles Brosseau Ombre Azzurite;
Deniz, yasemin, vanilya, krem ve makyajı sıvılarla akmış kadın yani süsen, gül ve miskler…
Secretions Magnifiques ilkokul sıralarındayken…
Montale İntense Cafe;
Açılışı Misbon kahveli karamelli şekerler vardı akışkanlı bi şey işte öyle başlıyor sonra tersi bir hamleyle tatlılığı azalan acı kahveye dönüşür dönüşmez devreye Mancera Roses Vanille girerek kendi açık pembe ve sarı/krem rengini İntense Cafe’de şişesi gibi mor/lilaya çeviriyor. Ancak kesinlikle farklı karakterde kokular ikisinin de keyfi ayrı; İntense Cafe daha oynak, daha katmanlı ve daha güçlü iken Roses Vanille daha tatlı, lineer ve masum. İkisini de seviyorum.
Montale Oudrising;
Tıpkı Dunhill Agar Wood gibi aynı akorun daha az hayvanlı, daha çok odunlu ve dumanlı ayrıca da Tuscan Leather’a çok daha az kaçan hali diyebilirim. Evet Montale kafası ve imzası yine belirgin lakin daha olgun, kontrollü gücü benimsemiş ve bileni memnun edebilecek bir yapıda. Belki bizlere hafif gelebilir ancak yeni başlayanlar için bir Aoud Cuir d’Arabie gibi değilse de şakası olmayan bir iş diyebilirim.
Adamımsın Pierre M
Ferval’i deneğimde ben hiç böyle bir yorumda bulunamamıştım. Şu an kendimi sorguluyorum :) emeğinize sağlık…
Ü
Üye silindi 4295
Misafir
Sakın kendinizi sorgulamayın @Byza.1905 hanım bilakis aynı parfümler üzerine her daim aynı şeyi hissetmekten ziyade böylesi farklılıklar iyidir
Neyi nasıl hissediyorsak öyle devam
Keyifli paylaşımlar
- Katılım
- 7 May 2016
- Mesajlar
- 673
xerjoff accento ; sümbül ve misk , aradan çıkmaya çalışan meyveler(ananas). Ananas hiç yakışmamış , sırıtıyor .
- Katılım
- 12 Kas 2016
- Mesajlar
- 3,196
Immortelle Corse Parfum d'Empire
Pde markasından bugüne kadar denediğim kokulardan zaten vasat olanına rastlamamıştım hepsi belli bir kalitenin üzerinde parfümlerdi Ambre Russe, Aziyade , Cuir Ottoman, Tabac Tabau, Wazamba ,Azemour Les Orangers şişeli alınmaya değer kokular bence. Markadan son kokladığım parfüm olan Immortelle Corse ' da en az saydığım parfümler kadar başarılı bir çalışma hatta markadan favori parfümüm olan Ambre Russe kadar iyi olduğunu düşünüyorum tabi ki de çok farklı karakterde iki parfüm ama ikisi de kalite anlamında üst düzey işler.
Immortelle Corse isminden de anlaşılacağı üzere ölmez otu ana teması üzerine inşa edilmiş bir parfüm ama tamamıyla herbal bir parfüm denilemez yani baştan sona kadar otsu kokmuyor, özellikle açılışı çok etkileyici inanılmaz doğal kokan limon karşılıyor kullanıcıyı yalnız açılıştaki limon canlı parlak sucul yapıdan ziyada daha acımtırak ve buruk kokuyor limonun suyundan ziyade kabuklarını kokladığınızı düşünün bana o hissi yaşattı. Parfümü koklamadan açıklanan notalarına bakmıştım açılışında limon ile birlikte kayısı dan bahsediliyordu hatta birazda çekincem vardı acaba bir kakofoni hali mi var parfümde diye ama hiç de öyle olmadığını gördüm koklayınca. Kayısının tatlılığı parfümde bence yok denecek kadar az, tatlı olgunlaşmış tabiri caiz ise ballanmış turuncu kayısıdan ziyade sarı- yeşil tam olgun hale gelmemiş biraz mayhoş bir kayısı hissi var ve rahatsızlık vermiyor.
Parfümün bence en vurucu noktası ve benimde en beğendiğim kısmı ise meşe yosunun hakimiyetinde geçen kısımları zaten açılıştan itibaren buruna çok doğal koktuğunu düşündüğüm meşe yosunu çarpıyor limonsu kısa süren açılıştan sonra parfüm daha baharatlı, hafif safrandan gelen tatlılık ve bolca meşe yosunu ile yoluna devam ediyor bu kısımlar için ve hatta parfümün geneli için rahatlıkla 70 ler , 80 ler kokuyor diyebilirim, zaten o dönem parfümlerine ilgisi olan bir parfüm sever olarak koku bana hiç yabancı gelmedi dönemin maskülen centilmen işlerini çok anımsatıyor İtalyan Kolonyası havası da yok değil.
Immortelle Corse Pde markasının L'Heritage Corse serisinden ve extrait parfüm formatında yalnız çok saldırgan bir yapısı yok kalıcılığı tenimde 15-16 saatleri gördü fakat ilk başları harici çok fark edilir değil ama bu kalitede ve çok doğal hissettiren bir parfümde performansı âdet yerini bulsun diye yorumluyorum.
Pde markasından bugüne kadar denediğim kokulardan zaten vasat olanına rastlamamıştım hepsi belli bir kalitenin üzerinde parfümlerdi Ambre Russe, Aziyade , Cuir Ottoman, Tabac Tabau, Wazamba ,Azemour Les Orangers şişeli alınmaya değer kokular bence. Markadan son kokladığım parfüm olan Immortelle Corse ' da en az saydığım parfümler kadar başarılı bir çalışma hatta markadan favori parfümüm olan Ambre Russe kadar iyi olduğunu düşünüyorum tabi ki de çok farklı karakterde iki parfüm ama ikisi de kalite anlamında üst düzey işler.
Immortelle Corse isminden de anlaşılacağı üzere ölmez otu ana teması üzerine inşa edilmiş bir parfüm ama tamamıyla herbal bir parfüm denilemez yani baştan sona kadar otsu kokmuyor, özellikle açılışı çok etkileyici inanılmaz doğal kokan limon karşılıyor kullanıcıyı yalnız açılıştaki limon canlı parlak sucul yapıdan ziyada daha acımtırak ve buruk kokuyor limonun suyundan ziyade kabuklarını kokladığınızı düşünün bana o hissi yaşattı. Parfümü koklamadan açıklanan notalarına bakmıştım açılışında limon ile birlikte kayısı dan bahsediliyordu hatta birazda çekincem vardı acaba bir kakofoni hali mi var parfümde diye ama hiç de öyle olmadığını gördüm koklayınca. Kayısının tatlılığı parfümde bence yok denecek kadar az, tatlı olgunlaşmış tabiri caiz ise ballanmış turuncu kayısıdan ziyade sarı- yeşil tam olgun hale gelmemiş biraz mayhoş bir kayısı hissi var ve rahatsızlık vermiyor.
Parfümün bence en vurucu noktası ve benimde en beğendiğim kısmı ise meşe yosunun hakimiyetinde geçen kısımları zaten açılıştan itibaren buruna çok doğal koktuğunu düşündüğüm meşe yosunu çarpıyor limonsu kısa süren açılıştan sonra parfüm daha baharatlı, hafif safrandan gelen tatlılık ve bolca meşe yosunu ile yoluna devam ediyor bu kısımlar için ve hatta parfümün geneli için rahatlıkla 70 ler , 80 ler kokuyor diyebilirim, zaten o dönem parfümlerine ilgisi olan bir parfüm sever olarak koku bana hiç yabancı gelmedi dönemin maskülen centilmen işlerini çok anımsatıyor İtalyan Kolonyası havası da yok değil.
Immortelle Corse Pde markasının L'Heritage Corse serisinden ve extrait parfüm formatında yalnız çok saldırgan bir yapısı yok kalıcılığı tenimde 15-16 saatleri gördü fakat ilk başları harici çok fark edilir değil ama bu kalitede ve çok doğal hissettiren bir parfümde performansı âdet yerini bulsun diye yorumluyorum.
Ü
Üye silindi 4295
Misafir
PdM Herod;
Boşluk doldurmacalarda kayıp zamanın Sensuale Orchid ve Gallahad ile popisi Herod ile karşılaştık bugün ve neden sevildiğini anlayamadım, anlaşamadık belki de…
Tatlı tütün, birazcık meyve, çok çok az baharat ve bolca vanilik misk. En sevilesi yanı can çekişen dibi.
BDK Tabac Rose;
Julien Rasquinet dolayısıyla merak ettiğim bir işti çünkü herif yine aynı dönemin parlayan ancak pulsar gibi içine çöküp yok olmaya yüz tütmüş yıldızı Maffei gibi hoş bir imzaya sahip: Meyvelerle sert notaları müthiş harmanlıyor. Burada da gül, sıcak baharatlar, nefret ettiğim yanmakta olan siyah naylon poşet kimlikli Tabarome tütünü ve sütlü-karamelli ve tereyağlı creme brulee birlikteliği oldukça güçlü ve tatlı bir şekilde işlenmiş…
Tütünü yüzünden yükselemedim…
Guerlain Cuir İntense;
Çiçekli, odunlu, katranlı, dumanlı ve hayvanlı Cuir de Russie ekolünde bugün Cuir İntense zamanı…
O kadar çok var ki yani Cuir Ottoman, Cuir Cannage, Cuir de Russie, Knize Ten, Cuir Moresque ve daha niceleri…
Odunlu ve viskili ağırlıklı olanlarda da Gucci Absolute, Fvmidvs ve Bois d’Ascese…
Ruhum Lutens’in her daim ama bir Cuir Cannage karşısında da şansın yok bebeğim, üzgünüm…
Guerlain Patchouli Ardent;
Tatlılığı ve cinsliği epeyce kısılmış çayır ve çimenler içindeki Mugler Angel’a Habit Rouge Dress Code gülü enjekte edilmiş Wasser abimiz tarafından ve bu da muazzam bir denge ve güçle yapılmış. Tatlılık, çiçeksilik, nemlilik, küflülük, topraksılık, meyvelilik ve diğer tüm nüanslar sanatsal bir başyapıta işaret ediyor…
Köklerinden kopmayan bir modernizm, zamansızlık, cinsiyetsizlik, kapsayış ve evet bu gerçek bir başyapıt
Boşluk doldurmacalarda kayıp zamanın Sensuale Orchid ve Gallahad ile popisi Herod ile karşılaştık bugün ve neden sevildiğini anlayamadım, anlaşamadık belki de…
Tatlı tütün, birazcık meyve, çok çok az baharat ve bolca vanilik misk. En sevilesi yanı can çekişen dibi.
BDK Tabac Rose;
Julien Rasquinet dolayısıyla merak ettiğim bir işti çünkü herif yine aynı dönemin parlayan ancak pulsar gibi içine çöküp yok olmaya yüz tütmüş yıldızı Maffei gibi hoş bir imzaya sahip: Meyvelerle sert notaları müthiş harmanlıyor. Burada da gül, sıcak baharatlar, nefret ettiğim yanmakta olan siyah naylon poşet kimlikli Tabarome tütünü ve sütlü-karamelli ve tereyağlı creme brulee birlikteliği oldukça güçlü ve tatlı bir şekilde işlenmiş…
Tütünü yüzünden yükselemedim…
Guerlain Cuir İntense;
Çiçekli, odunlu, katranlı, dumanlı ve hayvanlı Cuir de Russie ekolünde bugün Cuir İntense zamanı…
O kadar çok var ki yani Cuir Ottoman, Cuir Cannage, Cuir de Russie, Knize Ten, Cuir Moresque ve daha niceleri…
Odunlu ve viskili ağırlıklı olanlarda da Gucci Absolute, Fvmidvs ve Bois d’Ascese…
Ruhum Lutens’in her daim ama bir Cuir Cannage karşısında da şansın yok bebeğim, üzgünüm…
Guerlain Patchouli Ardent;
Tatlılığı ve cinsliği epeyce kısılmış çayır ve çimenler içindeki Mugler Angel’a Habit Rouge Dress Code gülü enjekte edilmiş Wasser abimiz tarafından ve bu da muazzam bir denge ve güçle yapılmış. Tatlılık, çiçeksilik, nemlilik, küflülük, topraksılık, meyvelilik ve diğer tüm nüanslar sanatsal bir başyapıta işaret ediyor…
Köklerinden kopmayan bir modernizm, zamansızlık, cinsiyetsizlik, kapsayış ve evet bu gerçek bir başyapıt
- Katılım
- 1 Ocak 2021
- Mesajlar
- 632
Bugun parfüm denemedim kolonya denedim.
İş çıkışı çarsida bir tur atayim dedim o da ne madame coco acilmis hadi iceri girelim.
Ama dur daha sigaram bitmedi bitsin öyle gireyim..
Hala maskemi ve montumun kapşonunu takıyorum sadece sigara icerken maskemi indiriyorum sonra yandan birisi kardeş covid var öteye üfle zıkkımını.. ama sende su ictin kapalı yerde yemek yedin,şapur şupur yedin boğazına takıldı öksürdün Hesabı öderken lanet olası pislik paralara dokunarak ağzına karanfil attıktan sonra kapı kolunu montunun değeceği şekilde açtın... sen gerçekten kendini kolluyorsun dostum ve onlarca aşınıda olduysan sana sinema, tiyatro hersey serbest özgürsün .insan yerine kondun..
Bir ara hes kodu vardı neoldu ona? Matrix 4 e 2 yıl hayalini kurduğum filme almadınız beni üzdünüz, ama neyseki korsan hd yayın izledim.
Neyse iceride sadece ben maskeliydim ve kapşonluydum ,beni rahat bırakın birkaç salak saçma aksesuar alıp çıkıcam. nolur ben hırsız değilim sicil kaydım yok sadece kaşlarım, uzun kürklü yeşil montum var ;)
özetle
Lilac adlı kolonya var 80 tl almayın, gidin rebull nature kolonya alın.
İş çıkışı çarsida bir tur atayim dedim o da ne madame coco acilmis hadi iceri girelim.
Ama dur daha sigaram bitmedi bitsin öyle gireyim..
Hala maskemi ve montumun kapşonunu takıyorum sadece sigara icerken maskemi indiriyorum sonra yandan birisi kardeş covid var öteye üfle zıkkımını.. ama sende su ictin kapalı yerde yemek yedin,şapur şupur yedin boğazına takıldı öksürdün Hesabı öderken lanet olası pislik paralara dokunarak ağzına karanfil attıktan sonra kapı kolunu montunun değeceği şekilde açtın... sen gerçekten kendini kolluyorsun dostum ve onlarca aşınıda olduysan sana sinema, tiyatro hersey serbest özgürsün .insan yerine kondun..
Bir ara hes kodu vardı neoldu ona? Matrix 4 e 2 yıl hayalini kurduğum filme almadınız beni üzdünüz, ama neyseki korsan hd yayın izledim.
Neyse iceride sadece ben maskeliydim ve kapşonluydum ,beni rahat bırakın birkaç salak saçma aksesuar alıp çıkıcam. nolur ben hırsız değilim sicil kaydım yok sadece kaşlarım, uzun kürklü yeşil montum var ;)
özetle
Lilac adlı kolonya var 80 tl almayın, gidin rebull nature kolonya alın.
- Katılım
- 26 Nis 2018
- Mesajlar
- 1,013
Louis Vuitton L'Immensite:Jacques Cavellier'in Bvlgari Tygara benzedigi iddaa edilen bu parfum, afternoon swim gibi beni hayal kirikligina ugratti Tygar kadar bol narenciyeli acilmiyor daha cok Sl five oclock tarzi bol odunsu bir acilis.Performans ve yayilim olarakta tygarin onune gecemedi malasef.
SM-G991B cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
SM-G991B cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
PerpetualBurn
Eau de Parfum
- Katılım
- 8 Eyl 2017
- Mesajlar
- 308
Imaginary Authors Telegrama
Ozonik tıraş losyonu anımsamaları yaratan Citruslar, soğuk çay ferahlığı ve mentol efekti taşıyan çiğ herbal otlar, kurumuş tahrişli deriyi ve aynı zamanda suni plastik deriyi verebilen; zencefil, serin kremsi bir akışkanlığa sahip lavanta ve bunların beraberinde oluşan esmer şekerli meyankökü ile ısıtılıp karamelize edilmiş gurme vanilya akoru.
İnce örgülü hasır hissettiren plastik askeri tıraş çantası; herhangi bir temizlik görmediği için ortamı yeteri kadar aydınlatamayan floresan lambalar etkisiyle daha da karanlık ve mat görünen tıraş bıçaklarının flu aynalı yüzeyleri, pratik tıraş köpükleri; tıraş işleminin biraz acelece olması gerektiği için bu malzemelerin ıslak bir şekilde çantaya geri doldurulması ve aynı zamanda çantanın bulunduğu zeminin de az önce gerçekleşen bir önceki, bir önceki acele tıraşlardan dolayı fazlaca ıslak olması; sonra çanta sahibinin bu döngüyü defalarca tekrarlayacak şekilde çantayı ısı alışverişine kapalı, karanlık ve rutubetli dolabına götürmesi. Neme bağlı olarak; pratik tıraş köpüğü tenekesi üzerinde oluşan korozyon çatlakları, artık daha sulu ve acı kokan, yüzünüze sürmekten suçluluk duyacağınız tıraş köpüğünün kokusu, tıraş bıçağı üzerinde bir önceki tıraştan kalan ufak kan benekleri, ve bu tıraş çantasında artık oluşan hafif Castoreum benzeri plastik bir deri kokusu. Kurumada; pişen boş poğaçalar, ve bu poğaçaların içinin krem peynir, maydonoz ya da dereotu ile doldurulması. Aslında kısaca, çarşı izninde biraz değişiklik olsun diye bir pastanede boyoz ya da sakallı poğaçalarla kahvaltı yapmak isteyen bir er/erbaşın bir an önce içtimaya hazır olmak istediği hızlı tıraş aktivitesi ya da zorunluluğu olarak görebiliriz Telegramayı. Ya da Amerikan Rüyası seviyorsak; iki katlı müstakil bir konutta, beyaz-turkuaz fayanslarla döşeli lavabosunda akordiyonlu aynasına bakarak tıraş olan orta yaşlı bir adamın burnuna mutfaktan gelen pişmekteki poğaça kokuları olarak da görebiliriz.
Benim için, denediğim en benzersiz Gurme-Fujer, aynı zamanda en beğendiğim de diyebilirim artık herhalde. Doğrudan benzemese de hafif kolalı tonları ile Masculin Pluriel arasında belki belli bağlar yakalanabilir, fakat Telegrama, Masculin Pluriel e göre oldukça çok boyutlu bir fujer. Bir tık üzerinde benzetebileceğim Brin de reglisse var, o da farklı olarak Lavantayı biraz daha Shalimar a yakın bir şekilde yorumlayan bir gurmemsi fujer, aslında bu yüzden de biraz yakın olarak yorumlanabilirler. Markanın diğer bir denediğim kokusu Decisions, Decisions taki, markanın artık imzası olduğunu düşündüğüm pastalı vanilyanın Telegrama da karşıma pastörize peynirli ve maydonozlu poğaça olarak çıkması beni dumura uğratmış durumda ve an itibariyle markaya ait ne var ne yok silip süpürmek istiyorum. Başlık uygun olmayabilir, ama elinizdeki Imaginary Authors numune, dekant ve şişeleri için mesaj atabilirsiniz.
Ozonik tıraş losyonu anımsamaları yaratan Citruslar, soğuk çay ferahlığı ve mentol efekti taşıyan çiğ herbal otlar, kurumuş tahrişli deriyi ve aynı zamanda suni plastik deriyi verebilen; zencefil, serin kremsi bir akışkanlığa sahip lavanta ve bunların beraberinde oluşan esmer şekerli meyankökü ile ısıtılıp karamelize edilmiş gurme vanilya akoru.
İnce örgülü hasır hissettiren plastik askeri tıraş çantası; herhangi bir temizlik görmediği için ortamı yeteri kadar aydınlatamayan floresan lambalar etkisiyle daha da karanlık ve mat görünen tıraş bıçaklarının flu aynalı yüzeyleri, pratik tıraş köpükleri; tıraş işleminin biraz acelece olması gerektiği için bu malzemelerin ıslak bir şekilde çantaya geri doldurulması ve aynı zamanda çantanın bulunduğu zeminin de az önce gerçekleşen bir önceki, bir önceki acele tıraşlardan dolayı fazlaca ıslak olması; sonra çanta sahibinin bu döngüyü defalarca tekrarlayacak şekilde çantayı ısı alışverişine kapalı, karanlık ve rutubetli dolabına götürmesi. Neme bağlı olarak; pratik tıraş köpüğü tenekesi üzerinde oluşan korozyon çatlakları, artık daha sulu ve acı kokan, yüzünüze sürmekten suçluluk duyacağınız tıraş köpüğünün kokusu, tıraş bıçağı üzerinde bir önceki tıraştan kalan ufak kan benekleri, ve bu tıraş çantasında artık oluşan hafif Castoreum benzeri plastik bir deri kokusu. Kurumada; pişen boş poğaçalar, ve bu poğaçaların içinin krem peynir, maydonoz ya da dereotu ile doldurulması. Aslında kısaca, çarşı izninde biraz değişiklik olsun diye bir pastanede boyoz ya da sakallı poğaçalarla kahvaltı yapmak isteyen bir er/erbaşın bir an önce içtimaya hazır olmak istediği hızlı tıraş aktivitesi ya da zorunluluğu olarak görebiliriz Telegramayı. Ya da Amerikan Rüyası seviyorsak; iki katlı müstakil bir konutta, beyaz-turkuaz fayanslarla döşeli lavabosunda akordiyonlu aynasına bakarak tıraş olan orta yaşlı bir adamın burnuna mutfaktan gelen pişmekteki poğaça kokuları olarak da görebiliriz.
Benim için, denediğim en benzersiz Gurme-Fujer, aynı zamanda en beğendiğim de diyebilirim artık herhalde. Doğrudan benzemese de hafif kolalı tonları ile Masculin Pluriel arasında belki belli bağlar yakalanabilir, fakat Telegrama, Masculin Pluriel e göre oldukça çok boyutlu bir fujer. Bir tık üzerinde benzetebileceğim Brin de reglisse var, o da farklı olarak Lavantayı biraz daha Shalimar a yakın bir şekilde yorumlayan bir gurmemsi fujer, aslında bu yüzden de biraz yakın olarak yorumlanabilirler. Markanın diğer bir denediğim kokusu Decisions, Decisions taki, markanın artık imzası olduğunu düşündüğüm pastalı vanilyanın Telegrama da karşıma pastörize peynirli ve maydonozlu poğaça olarak çıkması beni dumura uğratmış durumda ve an itibariyle markaya ait ne var ne yok silip süpürmek istiyorum. Başlık uygun olmayabilir, ama elinizdeki Imaginary Authors numune, dekant ve şişeleri için mesaj atabilirsiniz.
Son düzenleme:
Ü
Üye silindi 4295
Misafir
Giardino Benessere Crio;
Nihayet!!!
Fracas’ın aldehidik nostaljisinin ve Truth or Dare’nin öldürücü şeftalisinin en az seviyeye indirilişi iskeletine çok çok çok ince ayarlarla işlenen yeşil çay, yağlı deri ve balzamlar mevzusu…
İşte Sümbülteber budur.
Tiziana Terenzi Telea;
Dünyanın en kaliteli meyveli sakızına yedirilmiş yine çok çok çok ince işçilikle yedirilmiş odunlar, miskler ve sucul notalar hikayesi…
Çocuksu desem değil, olgun desem hiç değil, evet bariz feminen gibi dursa da ekmeğini daha çok erkek yer gibi duruyor fakat bildiğim en kesin şey: Masum değil.
Bıyıklarına kurban İtalyan cilacı ve kloncu Paolo abi bugün başıma iki büyük belayı bıraktı
Blend Oud Oud Sapphire;
Balzam, balzam ve çiçek; çiçek, çiçek ve vanilya, vanilya, vanilya ve miski amber; sonucunda bir Khol de Bahrain > Satin Mood evliliğinin çocuğu; sınıflandırılamayacak bir performans ve mutluluk…
Nihayet!!!
Fracas’ın aldehidik nostaljisinin ve Truth or Dare’nin öldürücü şeftalisinin en az seviyeye indirilişi iskeletine çok çok çok ince ayarlarla işlenen yeşil çay, yağlı deri ve balzamlar mevzusu…
İşte Sümbülteber budur.
Tiziana Terenzi Telea;
Dünyanın en kaliteli meyveli sakızına yedirilmiş yine çok çok çok ince işçilikle yedirilmiş odunlar, miskler ve sucul notalar hikayesi…
Çocuksu desem değil, olgun desem hiç değil, evet bariz feminen gibi dursa da ekmeğini daha çok erkek yer gibi duruyor fakat bildiğim en kesin şey: Masum değil.
Bıyıklarına kurban İtalyan cilacı ve kloncu Paolo abi bugün başıma iki büyük belayı bıraktı
Blend Oud Oud Sapphire;
Balzam, balzam ve çiçek; çiçek, çiçek ve vanilya, vanilya, vanilya ve miski amber; sonucunda bir Khol de Bahrain > Satin Mood evliliğinin çocuğu; sınıflandırılamayacak bir performans ve mutluluk…
- Katılım
- 17 Ağu 2020
- Mesajlar
- 1,263
Jpg La Belle, denesenize. Kaybedecek bir şeyiniz yok.Giardino Benessere Crio;
Nihayet!!!
Fracas’ın aldehidik nostaljisinin ve Truth or Dare’nin öldürücü şeftalisinin en az seviyeye indirilişi iskeletine çok çok çok ince ayarlarla işlenen yeşil çay, yağlı deri ve balzamlar mevzusu…
İşte Sümbülteber budur.
Tiziana Terenzi Telea;
Dünyanın en kaliteli meyveli sakızına yedirilmiş yine çok çok çok ince işçilikle yedirilmiş odunlar, miskler ve sucul notalar hikayesi…
Çocuksu desem değil, olgun desem hiç değil, evet bariz feminen gibi dursa da ekmeğini daha çok erkek yer gibi duruyor fakat bildiğim en kesin şey: Masum değil.
Bıyıklarına kurban İtalyan cilacı ve kloncu Paolo abi bugün başıma iki büyük belayı bıraktı
Blend Oud Oud Sapphire;
Balzam, balzam ve çiçek; çiçek, çiçek ve vanilya, vanilya, vanilya ve miski amber; sonucunda bir Khol de Bahrain > Satin Mood evliliğinin çocuğu; sınıflandırılamayacak bir performans ve mutluluk…
Ü
Üye silindi 4295
Misafir
La Belle’yi bir numara mı yoksa iki için mi tavsiye ettiniz sevgili @Swann ?
Bir de hangisi içinse sizin de öneriniz hakkındaki yorumunuzu okumak isterim ve teşekkür ederim denk getirdiğimde deneyeceğim
- Katılım
- 17 Ağu 2020
- Mesajlar
- 1,263
La Belle’yi bir numara mı yoksa iki için mi tavsiye ettiniz sevgili @Swann ?
Bir de hangisi içinse sizin de öneriniz hakkındaki yorumunuzu okumak isterim ve teşekkür ederim denk getirdiğimde deneyeceğim
yok ayol. ne bir ne de iki. deneyin siz diye yazdım sadece. yağnii az daha açacak olursam bu kadan parfüm deneyen biri la belle’i de denemeli sonuçta di mi? :D
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Ü
Üye silindi 4295
Misafir
Omoshiroi…
Y
yanqoue
Misafir
Bugün demeyelim de, bu ay denediklerim.
Ormonde Jayme Man: Klas, hafif, odunsu bir koku. Sulu bir yapısı var, saydam mı desem, öyle bir koku. İyi bir imza parfümü olur.
Xerjoff Alexandria 2: Kaynak sağlam olmasa elimdeki sample'nin gerçekliğini sorgulardım. Hiç beklediğim gibi bir şey çıkmadı. Uzun süredir bu kadar rahatsız edici bir şey koklamamıştım. Koku işinin subjektif olduğunu bana bir kez daha gösterdi bu parfüm. Oldukça kirli ve eski kafa bir koku, bununla övgü alamazsınız, bu biraz kişisel bir koku bence. Bu hobide 5+ yılı devirip hala basit, genel beğeni parfümlerine kayıyorum, bu tarz işler beni aşıyor, zevk meselesi.
Initio Oud for Greatness: Kaotik bir parfüm, çok fazla boğucu ve karanlık bir havası var. Oldukça lineer, yaratıcı bir yön bulamadım. 40+ yaş için uygun olabilir.
Initio Side Effect: Yanık şeker gibi kokuyor. Fazlasıyla tek yönlü, tatlılık dışında bir şey çağrıştırmayan ve uzun süreli kullanımda bayacağını düşündüğü bir parfüm. Ayrıca biraz feminen.
Initio Psychedelic Love: Markanın başarılı bulduğum kokularından. Fazla pudramsı ve alttan hissedilen çiçeksi notalar sebebiyle feminen kaçıyor ne yazık ki. Bu sebeple kullanamıyorum.
Initio Rehab: Spicebomb klonu. Spicebomb'u sevmiyorum ancak burada baharatlar biraz daha törpülenmiş ve hoşuma gitti. Ancak özgün değil ve fiyat olarak pahalı, spicebomb varken bu kadar para verilmez bence.
Roja Dove Enigma: MASTERPIECE.
Memo African Leather: Çok önceleri denemiştim, hafıza tazeledim. Safranın başlangıçta oluşturduğu lüks hissiyat bu parfümü çok çekici kılıyor ancak alt notalara geçtikçe cazibesi bitiyor bu parfümün benim için. Orta ve alt notalarda belirginleşen hayvansallık benim için kullanım dışı bırakıyor bu parfümü.
Ormonde Jayne Nawab of Oud: Oud dediğin zaman ben bir tedirgin oluyorum ancak bu parfüm olmuş. OJ parfümlerinde sofistike, klas bir hava var, bu parfümde de bu hissediliyor. Tıpkı Ormonde Man gibi üst notalarda kaküle ve turunçgil kombinasyonu kullanılmış. Gayet ferahlatıcı açılıyor. Biraz yaş isteyen bir parfüm gibi geldi bana.
Amouage Interlude Black Iris: Aslında ismi kokuyu çok iyi tanımlıyor bence. Yanmış iris notasından böyle bir koku beklerdim. Bu parfüm uzaktan daha iyi kokuyor, interlude dna'sını taşımakla birlikte bence daha kullanılabilir bir hal almış.
Nishane Hacivat: Açılışta benzerliği çok iyi yakalasa da tende beklemiş hali Aventus'un ekşimtırak bir formuna dönüşüyor. Odunsu notaların baskın olduğu, sanırım oakmoss'un yoğun hissedildiği bir parfüm. Sevmedim, ayrıca performansı da öyle abartıldığı kadar iyi değil.
Amouage Reflection 45: Para tuzağı, kendi başlığında detaylı anlattım.
Dior Sauvage Elixir: Sauvage EDT'yi kendine özgü, o eleştirilen, ambroxan ağırlıklı keskin sentetikliği sebebiyle seven birisiyim. Konsantrasyon arttıkça buradan uzaklaşıp daha da piyasa kokusu haline gelen ve kötüleşen bir parfüm oldu bence.
PDM Percival: Oldukça sıradan bir ferah parfüm. Niş olduğunu bilmesem 100 liralık market parfümü derdim muhtemelen.
PDM Sedley: Gazı kaçmış sprite kokusu, bu da Percival gibi sıradan bir designer kokusu. PDM tatlı, oryantal kokulara devam etsin bence.
Jovoy Remember Me: Sütlü çay içerisine kakule atmışsınız gibi kokuyor. Yakından oldukça sentetik gelen bir koku. Minimalist bir parfüm. Herkesçe sevilebilir ancak bir enteresanlığı yok benim için.
Pegasus Exclusif: PDM markası bir exclusif akoru buldu sanırım ve hep bunu uygulayacak. Zira bu parfüm bana Layton Exclusif'in altyapısı ile oluşturulmuş gibi geldi. Hatta oldukça benzer kokuyorlar. Pegasus ile kıyaslamasını ise ayrı bir parfümmüş gibi düşünerek yapmak gerekir. Pegasus'un yeni bir formu değil de başlı başına farklı bir parfüm bu çünkü. Bana diğer PDM'lerin tekrarı gibi geldi ve oldukça basit buldum, orijinal Pegasus daha iyi bir tercih bence.
Creed Viking: İmza kokusu niteliğinde, ya aşık olunacak ya da nefret edilecek bir koku, ortası yok bence. Kirli, topraksı bir koku. Diğer Creed'lere göre daha performanslı gibi geldi.
TF Ombre Leather: Şu ana dek kullandığım ilk izlenimi en başarılı deri parfümü. Sonra sıradanlaşıyor. Genel beğeniye oldukça uygun, övgü alacak bir parfüm. Performansı ise fena değil.
Ormonde Jayme Man: Klas, hafif, odunsu bir koku. Sulu bir yapısı var, saydam mı desem, öyle bir koku. İyi bir imza parfümü olur.
Xerjoff Alexandria 2: Kaynak sağlam olmasa elimdeki sample'nin gerçekliğini sorgulardım. Hiç beklediğim gibi bir şey çıkmadı. Uzun süredir bu kadar rahatsız edici bir şey koklamamıştım. Koku işinin subjektif olduğunu bana bir kez daha gösterdi bu parfüm. Oldukça kirli ve eski kafa bir koku, bununla övgü alamazsınız, bu biraz kişisel bir koku bence. Bu hobide 5+ yılı devirip hala basit, genel beğeni parfümlerine kayıyorum, bu tarz işler beni aşıyor, zevk meselesi.
Initio Oud for Greatness: Kaotik bir parfüm, çok fazla boğucu ve karanlık bir havası var. Oldukça lineer, yaratıcı bir yön bulamadım. 40+ yaş için uygun olabilir.
Initio Side Effect: Yanık şeker gibi kokuyor. Fazlasıyla tek yönlü, tatlılık dışında bir şey çağrıştırmayan ve uzun süreli kullanımda bayacağını düşündüğü bir parfüm. Ayrıca biraz feminen.
Initio Psychedelic Love: Markanın başarılı bulduğum kokularından. Fazla pudramsı ve alttan hissedilen çiçeksi notalar sebebiyle feminen kaçıyor ne yazık ki. Bu sebeple kullanamıyorum.
Initio Rehab: Spicebomb klonu. Spicebomb'u sevmiyorum ancak burada baharatlar biraz daha törpülenmiş ve hoşuma gitti. Ancak özgün değil ve fiyat olarak pahalı, spicebomb varken bu kadar para verilmez bence.
Roja Dove Enigma: MASTERPIECE.
Memo African Leather: Çok önceleri denemiştim, hafıza tazeledim. Safranın başlangıçta oluşturduğu lüks hissiyat bu parfümü çok çekici kılıyor ancak alt notalara geçtikçe cazibesi bitiyor bu parfümün benim için. Orta ve alt notalarda belirginleşen hayvansallık benim için kullanım dışı bırakıyor bu parfümü.
Ormonde Jayne Nawab of Oud: Oud dediğin zaman ben bir tedirgin oluyorum ancak bu parfüm olmuş. OJ parfümlerinde sofistike, klas bir hava var, bu parfümde de bu hissediliyor. Tıpkı Ormonde Man gibi üst notalarda kaküle ve turunçgil kombinasyonu kullanılmış. Gayet ferahlatıcı açılıyor. Biraz yaş isteyen bir parfüm gibi geldi bana.
Amouage Interlude Black Iris: Aslında ismi kokuyu çok iyi tanımlıyor bence. Yanmış iris notasından böyle bir koku beklerdim. Bu parfüm uzaktan daha iyi kokuyor, interlude dna'sını taşımakla birlikte bence daha kullanılabilir bir hal almış.
Nishane Hacivat: Açılışta benzerliği çok iyi yakalasa da tende beklemiş hali Aventus'un ekşimtırak bir formuna dönüşüyor. Odunsu notaların baskın olduğu, sanırım oakmoss'un yoğun hissedildiği bir parfüm. Sevmedim, ayrıca performansı da öyle abartıldığı kadar iyi değil.
Amouage Reflection 45: Para tuzağı, kendi başlığında detaylı anlattım.
Dior Sauvage Elixir: Sauvage EDT'yi kendine özgü, o eleştirilen, ambroxan ağırlıklı keskin sentetikliği sebebiyle seven birisiyim. Konsantrasyon arttıkça buradan uzaklaşıp daha da piyasa kokusu haline gelen ve kötüleşen bir parfüm oldu bence.
PDM Percival: Oldukça sıradan bir ferah parfüm. Niş olduğunu bilmesem 100 liralık market parfümü derdim muhtemelen.
PDM Sedley: Gazı kaçmış sprite kokusu, bu da Percival gibi sıradan bir designer kokusu. PDM tatlı, oryantal kokulara devam etsin bence.
Jovoy Remember Me: Sütlü çay içerisine kakule atmışsınız gibi kokuyor. Yakından oldukça sentetik gelen bir koku. Minimalist bir parfüm. Herkesçe sevilebilir ancak bir enteresanlığı yok benim için.
Pegasus Exclusif: PDM markası bir exclusif akoru buldu sanırım ve hep bunu uygulayacak. Zira bu parfüm bana Layton Exclusif'in altyapısı ile oluşturulmuş gibi geldi. Hatta oldukça benzer kokuyorlar. Pegasus ile kıyaslamasını ise ayrı bir parfümmüş gibi düşünerek yapmak gerekir. Pegasus'un yeni bir formu değil de başlı başına farklı bir parfüm bu çünkü. Bana diğer PDM'lerin tekrarı gibi geldi ve oldukça basit buldum, orijinal Pegasus daha iyi bir tercih bence.
Creed Viking: İmza kokusu niteliğinde, ya aşık olunacak ya da nefret edilecek bir koku, ortası yok bence. Kirli, topraksı bir koku. Diğer Creed'lere göre daha performanslı gibi geldi.
TF Ombre Leather: Şu ana dek kullandığım ilk izlenimi en başarılı deri parfümü. Sonra sıradanlaşıyor. Genel beğeniye oldukça uygun, övgü alacak bir parfüm. Performansı ise fena değil.
- Katılım
- 16 Ocak 2021
- Mesajlar
- 1,218
Elinize sağlık, kısa ama öz değerlendirmeler olmuş. Teşekkürler
- Katılım
- 30 May 2019
- Mesajlar
- 1,007
Tom Ford | Patchouli Absolu
başlangıç ökaliptik karanfil biberiye tarzı bir takım şifalı taze otlar ile keskin şekilde tabiri caizse patlıyor. otlar 2-3 dk.dan sonra iyice koyulaşıp (tende daha kirli hissedilmek üzere) nemli toprak ile buluşuyor. bu aşamada ten üstünde koklandığında cypriol yağı neredeyse tek başına hissedilecek şekilde yoğun. yayılımda ise daha yosunlu odunsu bir yapı bu kesif otsu toprak yapısı ile daha kompleks şekilde hissediliyor. birkaç saatin sonunda kıyafete sinen kısım topraksı eski chypre'leri andırır bir hâl alıyor.
kendi adıma birkaç saat önce kıyafete sıktıktan sonra giymek daha iyi bir fikir. başlangıç ve ortadaki topraksılık değil ama medikal otsu hava beni zorladı.
başlangıç ökaliptik karanfil biberiye tarzı bir takım şifalı taze otlar ile keskin şekilde tabiri caizse patlıyor. otlar 2-3 dk.dan sonra iyice koyulaşıp (tende daha kirli hissedilmek üzere) nemli toprak ile buluşuyor. bu aşamada ten üstünde koklandığında cypriol yağı neredeyse tek başına hissedilecek şekilde yoğun. yayılımda ise daha yosunlu odunsu bir yapı bu kesif otsu toprak yapısı ile daha kompleks şekilde hissediliyor. birkaç saatin sonunda kıyafete sinen kısım topraksı eski chypre'leri andırır bir hâl alıyor.
kendi adıma birkaç saat önce kıyafete sıktıktan sonra giymek daha iyi bir fikir. başlangıç ve ortadaki topraksılık değil ama medikal otsu hava beni zorladı.
- Katılım
- 1 Ocak 2021
- Mesajlar
- 632
Galbanumu ön planda çok bağırıyor
Merhaba,bu parfümü kullanmak istiyorum yaz ayları için kokusu çok hoşuma gitti son 2-3 yıldır sauvage kullandığım için çok sıkıldım bu parfüme geçiş yapmayı düşünüyorum.Bu parfüm dışında ne tavsiye edebilirsiniz ?
- Katılım
- 26 Ara 2017
- Mesajlar
- 2,868
Chanel Bleu de Chanel EDT
Gucci Guilty Cologne Pour Homme
Boucheron Pour Homme EDP
Geoffrey Beene Bowling Green
Hermes Terre d’Hermes Eau Tres Fraiche
Dior Homme Cologne
Lalique Encre Noire Sport
Tom Ford Costa Azzura
Designer olarak bunları tavsiye edebilirim
- Katılım
- 13 Mar 2022
- Mesajlar
- 842
Şimdiye kadar denediğim en güçlü parfümlerden biriydi. Bana da Delina Exclusif ve Oud Satin Mood arasında bir yerde gibi gelmişti. Tatlılığı ve nükleer gücü yüzünden üstümde taşıyamadığımdan bir parça pamuğa fıslatıp odada bir yere bırakıyordum; özellikle kışın evden çalıştığım kapanma günlerinde ortam kokusu olarak içinde bulunmak çok iyi gelmişti.
Ü
Üye silindi 4295
Misafir
Hermes 24 Fabourg;
60 ve 70’lerin en sağlam aldehidik çiçek buketlerinin alınışı, 80’lerin oldschool/powerhouse kuvvetiyle desteklenişi ve 90’lar tatlılığını barındıran odunsu amberlerin eklenmesiyle yukarıdakilerin yumuşatılışı hikayesi.
Referans bir çiçeksi; şakası yok ve tadı çok.
Hermes Elixir des Merveilles;
Azzaro pour Homme + karamelize portakal kabukları + acıbadem pudrası = EdM veyahut Azzaro pour Femme; en sonunda pirinç unu ve haşlanmış patatese bağlamayaydı iyiydi ama üzülmedim çünkü hayatımdaki kadınların da patatese bağlaması etüdüyle böylesi şeyleri olgunlukla karşılayabiliyorum çünkü aslında patatese bağlamadılar özlerinde öyleydiler…
Serge Lutens Tubereuse Criminelle;
Parfüm yolculuğumdaki Sümbülteberleri 3’e ayırıyorum:
Birinci kısım; Hundred Silent Ways, Zara Tuberose, Do Son vb. Sümbülteber yani hesapta Sümbülteberler gibi yeşil, sığ, seyrek, boş ve hiçbir anlam ifade etmeyen akorlar…
İkinci kısım; Carnal Flower, Terracotta ve bilimum gardenya, tiare, kavun karpuz ve diğer ıvır zıvırlarla bezenmiş; güneşli, tatilli, zırvalı ve muhtemelen kullanana da ancak ve ancak hem kendi hayatının hem de tarihin sahnesinde ancak o 15 günlük tatil kadar varolması illüzyonunu yaşattığı illüzyon yada yalancı Sümbülteberler;
Üçüncü ve son kısımda ise Fracas (Petite Fracas değil!!!) tanrıçasının indirdiği tabletlere gerçekten bi şeyler katmaya çalışıp kah batıran kah çıkan Cocaine, Truth or Dare ve Crio gibi eserler…
Ha bir de Meksika ve Hindistan olmak üzere absoluları da ayrı ayrı destanlar, mitolojiler veya karakterdeler her neyse; Serge dayının Tubereuse Criminelle’si ise yukarıdaki sınıfların veya anavatanların hiçbirine dahil değil çünkü o bu sınıfları hiçe sayan ve hiçbir mite dahil olmayıp kendi kendine takılan bir iblis.
Kafur, acı kakao, paçuli küfü, vetiver dumanı ve kahvesi ile ultra baharatlı Sümbülteber.
Çevresinde dualar, beddualar, temenniler ve lanetler bezeli olan devasa bir dövmesine sol kolumun tamamını hediye ettiğim ahhh uğruna şiirler yazılası Tubereuse Criminelle için üstad şairimiz Mükremin Yılmaz’ın 46 yaşında dünya edebiyatına kazandırdığı bir şiirle yorumumu tamamlıyorum:
Uzunca zamandır görmeyeli seni;
Bir başka kadın, bir hoş olmuşsun,
Kollarıma alıp da sarmayalı seni..;
Beyaz peynir gibiydin Parmigiani Reggiano olmuşsun.
60 ve 70’lerin en sağlam aldehidik çiçek buketlerinin alınışı, 80’lerin oldschool/powerhouse kuvvetiyle desteklenişi ve 90’lar tatlılığını barındıran odunsu amberlerin eklenmesiyle yukarıdakilerin yumuşatılışı hikayesi.
Referans bir çiçeksi; şakası yok ve tadı çok.
Hermes Elixir des Merveilles;
Azzaro pour Homme + karamelize portakal kabukları + acıbadem pudrası = EdM veyahut Azzaro pour Femme; en sonunda pirinç unu ve haşlanmış patatese bağlamayaydı iyiydi ama üzülmedim çünkü hayatımdaki kadınların da patatese bağlaması etüdüyle böylesi şeyleri olgunlukla karşılayabiliyorum çünkü aslında patatese bağlamadılar özlerinde öyleydiler…
Serge Lutens Tubereuse Criminelle;
Parfüm yolculuğumdaki Sümbülteberleri 3’e ayırıyorum:
Birinci kısım; Hundred Silent Ways, Zara Tuberose, Do Son vb. Sümbülteber yani hesapta Sümbülteberler gibi yeşil, sığ, seyrek, boş ve hiçbir anlam ifade etmeyen akorlar…
İkinci kısım; Carnal Flower, Terracotta ve bilimum gardenya, tiare, kavun karpuz ve diğer ıvır zıvırlarla bezenmiş; güneşli, tatilli, zırvalı ve muhtemelen kullanana da ancak ve ancak hem kendi hayatının hem de tarihin sahnesinde ancak o 15 günlük tatil kadar varolması illüzyonunu yaşattığı illüzyon yada yalancı Sümbülteberler;
Üçüncü ve son kısımda ise Fracas (Petite Fracas değil!!!) tanrıçasının indirdiği tabletlere gerçekten bi şeyler katmaya çalışıp kah batıran kah çıkan Cocaine, Truth or Dare ve Crio gibi eserler…
Ha bir de Meksika ve Hindistan olmak üzere absoluları da ayrı ayrı destanlar, mitolojiler veya karakterdeler her neyse; Serge dayının Tubereuse Criminelle’si ise yukarıdaki sınıfların veya anavatanların hiçbirine dahil değil çünkü o bu sınıfları hiçe sayan ve hiçbir mite dahil olmayıp kendi kendine takılan bir iblis.
Kafur, acı kakao, paçuli küfü, vetiver dumanı ve kahvesi ile ultra baharatlı Sümbülteber.
Çevresinde dualar, beddualar, temenniler ve lanetler bezeli olan devasa bir dövmesine sol kolumun tamamını hediye ettiğim ahhh uğruna şiirler yazılası Tubereuse Criminelle için üstad şairimiz Mükremin Yılmaz’ın 46 yaşında dünya edebiyatına kazandırdığı bir şiirle yorumumu tamamlıyorum:
Uzunca zamandır görmeyeli seni;
Bir başka kadın, bir hoş olmuşsun,
Kollarıma alıp da sarmayalı seni..;
Beyaz peynir gibiydin Parmigiani Reggiano olmuşsun.
Moderatör tarafında düzenlendi:
Ü
Üye silindi 4295
Misafir
Sevgili @Rayihaa ben onun çözümünü şöyle buldum: Boynumun sağına ve soluna birer fıs üzeri atkımı veya fularımı sarıyorum böylece hem onu maskeliyor (yersen) hem de atkıya veya fulara sinip beni en az 3-4 gün parfüm kullanma zahmetinden kurtarıyor yada kazağın, sivitin veya gömleğin iç kısmından göğsüme iki fıs o da aynı şey…