M
Mehmet
Misafir
PEKJI Holy Shit Parfüm Yorumu
Her zaman zoru sevmişimdir.. İmkansız diye bir şey yoktur felsefesi ile "kazananların" bugünlere geldiğine inanıyorum. Allah'a şükür bundan sonra da; kendini diğer insanlardan üstün hissedenlerden ziyade, çevremizdeki en az bizim kadar kaliteli, düzgün insanlar ile birlikte, kardeşlik ve dostluk içinde nice birliktelikler temennisiyle girişi geçebiliriz artık. :)
İşte, imkansız derken Ömer İpekçi Bey'in de hikayesi buna en iyi örneklerden bir tanesi.
Siyasi fikirlerimi ayrı tutmak istiyorum ama Türkçe konuşan bir vatandaşımızın, hayatımda büyük zevk aldığım bir alanda; dünyaya yayılacak en beğenilen parfümler listesine girmesi, beni oldukça gururlandırdı. Ayrıca kendisi ile ani oluşan kısa süreli keyifli sohbet beni oldukça mutlu etti.. Hatta sohbete ilk başladığımızda çok heyecanlıydım ne yalan söyleyeyim.
Ömer Bey bildiğiniz üzere Pekji markası altında 5 adet ürün ile karşımıza çıktı. Kendisi, genel beğeniye uygunluktan ziyade doğal notaları dans ettirmeyi tercih etmiş. Zaten bir süre sonra; bu hobiye eğilimi olan insanların da önce kolay, piyasa kokular ile başlayıp daha sonra köşeli kokulara geçtiğini ve en son genellikle deri, amber,oud ve meşe yosunu içeren maskulen parfümler ile top 10 unu kurduğunu göreceksiniz. Ömer Bey'de bu müşteri grubuna odaklanmış gibi gözüküyor.
Gelelim biraz da "Snob" luktan keyif alan, ama kesinlikle sadece bir parfüm ile bu sıfatın hakkını verdiğine inandığım Ömer Bey'in, HOLY SHIT adlı eserinden kısaca bahsetmeye.
Holy Shit terimi has s.. , vay arkadaş! gibi terimleri içeren sokak argosu. Zaten ilk sıktığınızda yüzünüz bir yamuluyor. Hele tekin acar müşterileri sizlere sesleniyorum. Bu sözün Türkçe'sini ezberleyin (Who can say this in English, better to announce original sound .Lol). Ya da yüzünüz ekşidiğinde beni hatırlayın. :)
Kokunun girişi; çok yoğun reçine, yabani otlar ile başlıyor. Ekşimsi bir hava var. Koku, 30 saniye içerisinde ilk sakinleştiğinde casteoreum, civet ve özellikle oud, hayvansallığı ile zirve yapıyor. Koku'nun en yoğun en zor tarafı burada hissediliyor. Ağır kokuları denemeyen ve sevmeyen insanların, tahammül edemediği yer burası olması gerekiyor. Kokunun girişinde ve orta notasında, basa basa hissedilen labdanum gibi bir tat var. Karanfili andırıyor.. Ama öyle bildiğiniz basit bir karanfil değil, verdiği hissiyat o. Koku ilerledikçe hayvansallık yerini oud ve kremsi vanilya hissettiren kumarin ile birleşiyor. Kumarin değilse de farklı bir vanilya bu. Buradaki geçiş oldukça başarılı.. Koku resmen notalar ile dans ediyor, böyle chanel no 5. in vintage ini sürmüş gibi hissettim. Bu süreç biraz daha ilerliyor ve geçiş notası olarak kullanılan kremsi feminen(!) notalar deri ile tekrar ana notalara oturuyor. Parfümün en güzel yeri bana göre burası. Artık sadece oud vanilya ve deri alıyorum. Sonunu Nasomatto Duro ve HDP 1740'ın karışımı gibi hissettim. Orta notalarında harika bir reçine ve odunsu notalar var serge lutens fille en eiguilles i anımsattı bana.
Çok notadan bahsettim değil mi? Ömer Bey' de geçişlerin en yoğun olduğu parfüme holy shit demişti. Kendimi kaybettim, bulmakta zorlanıyorum. O kadar farklı ki, "bu nota buna benziyor" ama sanki bu değil gibi öyle kaliteli ve farklı materyaller var ki.. Parfümün rengini görseniz zaten içindeki malzemenin yoğunluğunu bakarak bile anlıyorsunuz.
Gelelim görüşlerime..
Kalite akıyor, b.. kokusu falan hissetmedim ben.. En alt notalarındaki deri, resmen 1740 ve derby ile yarışacak güçte. Mükemmel! Girişteki keskin ve ekşiliği geçtikten sonra orta notalar; tarihi kiliselerin büyük ve tahta kapısından içeri girdiğinizde burnunuza gelen ağır ama bir o kadar da memoir tarzı smoky bir odunsuluk veriyor. Parfümün her anında memoir tarzı karanlık ve sona kadar yer alan ekşimsi bir tat olduğunu sakın unutmayın. Kolay bir koku değil. Ama şaheser!
Günlük kullanım mı? Asla.. Buz gibi havalar da harika olacaktır. Farkedilirlik için test etme zamanım ve ortamım olmadı. Ama kalıcılık bana biraz sorunlu gibi geldi. Ortam koşulları ve ten olabilir. Tekrar denemek gerekir.
Benzettiğim kokular: Duro/ Memoir / Serge Lutens Fille / 1740 / Private Label
Ömer Bey'e parfümü bize ulaştırmasından ziyade özellikle şahsımı gururlandırdığı ve sizlere bu parfümü hatalar ile dolu bir yazıda bir nebze anlatmaya çalışmamı sağlamasından dolayı çok ama çok teşekkür ediyorum.
Diğer eserleri de kısa zamanda sizler ile olacak. :)
Okudunuğuz için çok teşekkür ederim.
Moderatör tarafında düzenlendi: