Orijinal Parfümlerdeki Değişken Performans Problemi?

Aquatic_Fresh

Eau de Toilette
Katılım
2 Tem 2025
Mesajlar
70
Mutlaka bazılarınızın başına gelmiş bir olayı sormak istiyorum size. Kalıcılığı, yayılımı, performansı ile ünlü çok güçlü parfümler bazı kişilerde hüsran yaratabiliyor. Parfüm ismine takılmayın sadece örnek veriyorum. Mesela LV - Imagination çoğu kişi tarafından performans canavarı olarak kabul edilirken bir arkadaşımın LV mağazasından aldığı Imagination'ın performansı sadece 2-3 saat ile sınırlı olabiliyor. Bunun nedeni batch midir? Bu tarz sorunlarda "dinlendirme" etkili bir yöntem midir?
 

prefrontalcortex

Perfume Lover
Satış Onaylı
Katılım
10 Ağu 2024
Mesajlar
1,235
Ben, parfümü dinlendirmenin performansa ciddi bir katkı sağladığını hiç gözlemlemedim. Özellikle Arap klonlarında etkili olduğu söyleniyor ama o alanda net bir tecrübem yok. Zaten performans meselesi oldukça göreceli; beklentilere göre algı tamamen değişebilir. Bu yüzden birinin “efsane” dediği parfüm, başkasında hayal kırıklığı yaratabiliyor. Elbette batch kaynaklı farklar olabilir ama aynı batch’i kullanan kişiler arasında bile çok farklı geri dönüşler alındığı oluyor. Burada devreye ten yapısı, ortamın nem oranı gibi çevresel faktörler giriyor.
 

erbay

Extrait de Parfum
Satış Onaylı
Katılım
27 Ağu 2015
Mesajlar
423
Bence en yaygın sorun burnumuzun sıktığımız parfüme zamanla duyarsız kalması ( başka kokuları algılaması için ) bu durumu kabullenirsek bu sorunu aşabiliriz. Ganymede, Bois Imperial gibi performansı çok iyi parfümler için kokmuyor şikayetleri görüyorum bazen. İnanın ikisinin de ülkemize gelen her batch'i var bende nerdeyse ve sabah sıkıp hiç tazelemeden eve döndüğümde ( gün içinde belli süre sonra kokularını alamıyorum) eşim çok parfüm kokuyorsun diyor. Çevremizdeki insanlardan tepki gelmeyince ( parfümü algılasalar bile iyi veya kötü yorum yapmaya çekinenler de olabilir) kendimiz de kokuyu almayınca batch, bozulma gibi muhabbetler ortaya çıkıyor.
 

Argus

Eau de Cologne
Katılım
18 Nis 2024
Mesajlar
40
Çok farklı sebepleri var, kabaca senaryoları gözden geçirelim:

1) Reformülasyon (ilk akla gelen en basit seçenek): Kolaya kaçıyoruz ve biz değişiklik algılarsak hemen "iyi olursa senden, kötü olursa Allahtan" hesabı vuruyoruz yaftayı. Bazen doğru evet, ifra kısıtlamalarına göre formüller sürekli güncellenmek zorunda, maliyetler, pazarlama vs pek çok sebepten refomüle ediliyor parfümler ama her reformüle daha az kokan, daha kötü kokan versiyonlara çevirmiyor parfümleri, sonuçta aptal değil bunları satanlar, bir fiyat/müşteri memnuniyeti ekseninde en çok kar edilecek hale getirilebiliyor tabi. Çok doneli, çapraşık bir formül, her parfüm için ayrı konuşulabilir.

2) Mevsimsel deneyim değişiklikleri: kışın çıkmış bir yaz parfümü düşünün, sıktınız, 6 saat kaldı. Fark edilirliği yüksek değil ama epey kalıcı. Yaza geldiniz, hava oldu 30 derece, bağıl nem %65... Üff patladı açılınca parfüm, bir saat efil efil esiyor, sonra ama 3 saatte nanay.... Aynısını kış parfümü için de düşünebilirsiniz.

3) Hammaddelere karşı kişiden kişiye değişen anozmik duyarlılık: Ben iso e super i mesela veya ambroxanı sürekli koklayabiliyorum, bende asla anozmi veya burun yorulması yapmaz, yapar da koku algı eşiğimin altına düşmez. Ama çoğu insan bunları 4 kere koklasın yakından, beşincide hayal meyal alır veya almaz. Sonra kafasını çevirir geri döner ve burun sıfırlanır bir süre sonra, tak diye alır kokuyu. Ben derim ki bu parfüm çok güçlü, o der ki "reformüle mi oldu bu?" Çünkü mevsim, nem, burnumuzun nemliliğindeki değişim, tükettiğimiz gıdalar! içtiğimiz içecekler bile koku algımızı etkiler, standart anozmi yatkınlığımıza ek olarak... Örnek: Eşim benzil salisilat gibi çoğu insan için neredeyse hayalet olan bir hammaddeyi "kremsi, çiçeksi, yumuşak bir temiz yasemin" olarak tanımlayabiliyor, bazı koklaması zor miskleri odaya girer girmez "aa galaxolide kokuyor" diye ayırabiliyor. Ben dahil çoğu parfümör bile bunları koklamak için kendini eğitmek zorunda kalabiliyor.

4) Batch farklılığı: Bu özellikle çok yüksek kalite doğal esansiyel yağı nispeten yüksek oranlarda kullanan parfümlerde olabilir. Ama en ünlü örneği olan Aventus'dan bahsetmek gerekirse aydınlatmak için: Ananası daha az daha çok diye veya daha dumanlı daha az dumanlı diye bunu tanımlayamayız. Ananası veren (ve kısmen de yeşil elma) moleküller adı üstünde molekül. Sentetik, saymaya gerek yok, çoklar... Duman denen "isli, katranlı ağaç" havası veren de rektifiye (rektifiye olmayanı kanserojen, rektifiyede bile ciddi kısıtlama oldu IFRA'da geçmiş yıllarda) doğal huş katranı, guaiacol denen bir guaiacwood sentez molekülü (sönmüş kibrit+sedir+sandal gibi kokar) gibi sentetik malzemeler ve bunların sentetiklerin kalitesi değişmez çünkü hep aynı yerden (en iyi yerden!) alınır ve sentez oldukları için hemen her zaman aynı koku üretilebilir. Örnek özelinde reformülasyondan bahsedilebilir. Dolayısıyla batch farklılığı fark yaratır ama kalıcılıkta veya fark edilirlikte dramatik fark yaratacağını sanmam, bergamot, limon, yasemin, gül vs kalitede, derinlikte fark olabilir kompozisyonda o kadar.

Aklıma gelenler şimdilik bunlar. Yukarıda @erbay dostumun yazdıklarına katılarak; bir parfümör gözünden yansıtmaya çalıştım ben de. Sevgiler...
 
Son düzenleme:

Aquatic_Fresh

Eau de Toilette
Katılım
2 Tem 2025
Mesajlar
70
Hepinize çok teşekkür ederim bu harika cevaplar için. Ansiklopedik bir başlık oldu.

Bir sebep de ben yazmak istedim. Tabi bu sadece bir bir yorum belki de alakası olmayan bir durumdur. Yukarıda prefrontalcortex in dediği ten yapısı ile paralel ter yapısı. Yazın bu sıcak günlerde bazı parfümler ter ile birlikte kaybolabiliyor tende. Ter yapısı kişiden kişiye göre değişkenlik gösteriyor elbette yediğine içtiğine göre. Ter bazı durumlarda tendeki parfüm moleküllerini yok ediyor sanki. Karşındaki adam senin gibi terlemiyor tabi. Üzerinde 6 saat kalıyor. Sen pastırmayı, antrikotu, alkollü, asitli içecekleri gömdüğün için attığın terle birlikte tenindeki parfümü de yok ediyorsun.
 
Son düzenleme:

Emre48

Eau de Cologne
Katılım
15 Tem 2025
Mesajlar
37
Hepinize çok teşekkür ederim bu harika cevaplar için. Ansiklopedik bir başlık oldu.

Bir sebep de ben yazmak istedim. Tabi bu sadece bir bir yorum belki de alakası olmayan bir durumdur. Yukarıda prefrontalcortex in dediği ten yapısı ile paralel ter yapısı. Yazın bu sıcak günlerde bazı parfümler ter ile birlikte kaybolabiliyor tende. Ter yapısı kişiden kişiye göre değişkenlik gösteriyor elbette yediğine içtiğine göre. Ter bazı durumlarda tendeki parfüm moleküllerini yok ediyor sanki. Karşındaki adam senin gibi terlemiyor tabi. Üzerinde 6 saat kalıyor. Sen pastırmayı, antrikotu, alkollü, asitli içecekleri gömdüğün için attığın terle birlikte tenindeki parfümü de yok ediyorsun.

Konuya tam da son kısımda belirttiğiniz şeyleri yazmak için girmiştim. Güzel kokmayı kafaya takan insanlar, en başta diyet listelerini en baştan değiştirmeleri gerekiyor. Alkol kullanımı, bazı baharatlar, et, süt ve süt ürünleri cidden ten ve ter kokusunu çok etkiliyor. Bu da doğal olarak kokunun performansını etkiliyor. Bu nedenle, aynı parfümün iki farklı insanda çok farklı performans sergilemesi normal geliyor bana.
 
Üst