Bugün biraz Beymen biraz Sephora'da parfüm denedim. O kadar parfümün içinde yine dönüp dolaşıp klasiklere geldim. Chanel Allure EdP ve Cristalle EdP kokladım. Bir kez daha "keşke Allure EdT yerine Edp, No.19 yerine Cristalle alsaymışım dedim. Cristalle yeşilli pembeli, çimenli çiçekli, capcanlı suluboya bir tablo gibi. Yağmur sonrası güneşli hava gibi, ıslak, berrak ve aydınlık. Geçmişten anımsanan güzel bir bahar günü gibi. Hafif, temiz, çiçeksi yeşil, eski moda...
Bazen eskiden olduğu gibi sadece tek bir parfümüm olsun, doya doya kullanayım, bitirip yeniden alayım, başka kokuları hiç merak etmeyeyim diyorum. O tek parfüm Cristalle olabilirdi, bugünün bulutlu, sıcak ve nemli, boğuk havasında öyle iyi geldi ki. İçimde güneş açmış gibi oldu.
Ama bitirmem gereken çok şişem var. Açtıklarım, açmadıklarım, yedeklediklerim. Yenilerim, eskilerim.
Kendim ettim, kendim buldum yani. En az 2 şişeyi bitirmeden Cristalle Mristalle yok sana.