İnceleme Toskovat Serisi İnceleme - Extrait De Mémoire

Sosyal medyanın bir kült haline getirdiği Indie parfüm ( Ultra Niche ) markası Toskovat' ı radarımıza almıştık.David-Lev ile iletişime geçip kendisi bana koleksiyonundaki tüm parfümlerden vial ayarladı. Bu jesti için kendisine çok teşekkür ederim.


,
Toskovat markası yaşanmış olan anıları birer şişeye doldurarak kullanıcılarına aktarmaktadır. Şişelerinde her parfümün hikayesini anlatan çizimlerle beraber ,parfümün anı hikayesi de bulunmaktadır. Bahsedeceğim kokularında kendi diliyle kaleme aldığı hikâyeleri de paylaşacağım.

Ben Toskovat’ım, kuş arayan bir kafes.
Bütün insanlığımla, tüm insanlıkla paylaşıyorum.

Yıllarca her şeyi içimde tuttum, neredeyse unutacak kadar.
Senden kalma anılarım var. Ama artık kendi anılarımı tanıyamıyorum…
Onları yeniden öğrenmeye, seni anlamaya çalışıyorum.
Burada sıkışıp kalmışken, bana ara sıra güzelliğin anlık yansımaları sunuldu: geçmiş, şimdi ve gelecek.
Ve herkes kendine yalan söyleyemez.
Bu anılar zihnimden akarak ruhuma işliyor. Onlar benim akışkan DNA’m.

Bu anı kesitleri, onları ilham veren şey gibi doğrusal değil.
Bazen sert, bazen yüreklendirici, her zaman çağrıştırıcı ve buğulu bir camın ardından görülen sahneler gibi…
Onları anlamak için zaman ayırmanı öneririm!
Bu anıların görüntüleri ve sesleriyle, kokularla birlikte geçmişi gerçekten hatırlamak için yeniden ziyaret etmeni tavsiye ederim.

“İngilizcede 'toska'nın tüm anlamlarını karşılayan tek bir kelime yoktur.
En derin ve en acı verici haliyle, belirli bir nedeni olmayan büyük bir ruhsal ıstıraptır.
Daha az kasvetli seviyelerde, ruhun sızısı, belirli bir özlem olmaksızın duyulan bir özlem, hastalıklı bir hasret, belirsiz bir huzursuzluk, zihinsel çırpınışlar ve bir tür içsel çöküştür.
Bazen belirli biri ya da bir şey için duyulan bir istek, nostalji veya aşk acısıdır.
En hafif haliyle ise can sıkıntısına, sıkılganlığa dönüşebilir.”

1 - Annacamento by Toskovat'

Bugün seyahat etmeyi hatırladım...
Ziyaret etmeyi en sevdiğim yer – geçmiş. O tatlı cazibesi.
Kaçınılmaz bir kaderin varış noktası. Hiçbir yere hızla gitmek.

Tiren Denizi’nin görüntüsünü hatırlıyorum, kulelerin tepesindeydik.
Sana baktım, denizi ilk kez gören bir çocuk gibi.
Ya da ben, son kez gören biri gibi.

Eğer o güzelliğe tekrar bakarsan, muhtemelen onu zaten kaybetmişsindir.
Yoksa kaybolan ben miyim?

Hiç yaşanmamış yazların, hiç gidilmemiş yerlerin, deriyi eriten güneşin
tatlı melankoli rüzgârı –
Böylesine bir gölge düşürüyorsun.

Otur bir yere. Bir ikram al. Acele et.
Geç kaldık.




Açılışı bitter citrusla yapıyor. Bu parfümün ilk saniyelerinden itibaren çok temiz bir beyaz çiçek ile birlikte tatlı nüanslar hissediyorum.Müge-ylang-ylang ikilisini bir çok kadın parfümünde deneyimlediğim için buna benzer bir kullanım göze çarpıyor. Parfüm çok temiz bir açılışla başlayıp aynı temizlikte devam ediyor.Parfüm sonrasında bir alkol temasını bize hissettiriyor.Açılışta hissedilmeyen bu parfüm teması parfüme bitter bir hava katıyor.Sonrsında parfüm tatlı bir beyaz çiçek temasında tende devam ediyor.
Günlük kullanıma çok uygun bir parfüm.


Koku güzelliği : 9,5/10
Kalıcılık : Test Edilmedi , Kalıcı olacağını hissettiriyor
Silaj : Tene yakın
Cinsiyet : Unisex fakat feminen kullanıma daha uygun.

2- Silent At The Theme Park

Bugün annemi ve onun kazağını hatırladım.

İlk uçuşumda yediğim o küçük limon tartını…
Beş yaşımdayken beni lunaparka götürmüşlerdi,
ve ben üzerime bulaştırmıştım.

Şimdi camlara vuran leylaklar, tıpkı o zamanki gibi.
Eskiden odalar ne kadar büyük gelirdi, hayat ne kadar renkli…
Çarşaflar ne kadar huzurlu kokardı.

İlkbahardı, otel odamızın yanındaki bahçe çiçeklerle doluydu.
Oyuncaklarımla oynuyor, içeride kalıyordum…
Bitmek bilmiyordu, lunaparktaki oyuncaklar gibi değil.

Çığlıkları ve sarılmalarını hatırlıyorum.
Yirmi yıl geçiyor ama ben geçmiyor gibiyim…




Açılışı alkollü bir tema arkasında çok ekşi havası olmayan citruslarla yapıyor.Bu citrus açılışından sonra beyaz çiçekler kendini belli etmeye başlıyor.Kremamsı beyaz çiçek aurası ylang-ylang ile yakalanmış.Bu açılış ve sonrasında gelen beyaz çiçekler zaman geçtikçe zıtlaşmaya başlıyor.Parfüm bir anda rutubetli bir ambiansa dönüyor.Bu akor royal mayfair'de hissettiğim okaliptus-sedir ikilisine çok benzese de parfümün içerisinde bu akorun olmadığını ; bunu sedir,meşeyosunu,labdanum ile yaptığını görüyorum.Creed Royal Mayfair sevenler bu parfümün drydown anını çok sevecektir.
Hikayesi hem mutluluğu-hem hüzünü size yaşatıyor.Hikayesi olan parfümler genel beğeni amacından çok parfümörün işlemiş olduğu portreyi bizlere hissettiriyor.
Günlük kullanıma uygun bir parfüm.


Koku güzelliği : 8/10
Kalıcılık : Test Edilmedi , Kalıcı olacağını hissettiriyor
Silaj : Tene yakın
Cinsiyet : Unisex

3- Things We Never Shared

Bugün Noel’den önceki haftayı hatırladım.
Pazar, 18 Aralık.

Paris’te tren istasyonunda beklerken, yıllar önce,
Viyana’da altı ay önce verilen bir söz için.

Etrafımdaki insanlar panayırdan dönüyordu;
çiçekler hediye edilmiş, içkiler içilmiş, tatlı anlar paylaşılmış…
Tatlı anlamsızlıklar.

Bizim de ne çok planımız vardı.
Ne kadar kısa sürede ne çok konuştuk.
Ve yine de ne kadar az şey söyledik.

Sen bana kendini tamamen verdin,
ben ise sana bende kalandan başka bir şey veremedim.

Sağımdaki bankta bir çocuk ağlıyor,
elleri ilk kez sıcak bir kakao bardağına dokunuyor.
Ben de üşüyorum.

Ellerim çatlamış,
ve seninkiler burada değil.

Daha iyi günleri hatırlamak için biraz güneş kremi sürdüm.

Belki seneye.



Parfüm bitter bir citrusla açılış yapıyor.Alkol hissiyatı açılışta bariz şekilde hissediliyor.Parfüm sonrasında daha karanlık bir hale bürünerek bir tatlılığa evriliyor.Plastiğimsi tatlılığı andıran citrus-tatlı notaları git gide karamelize bir hava alarak gourmand diyebileceğimiz bir yoruma dönüyor.Drydown olarak Kilian Black Phantom'a çok yakın bir parfüm fakat açılış ve orta notalar çok farklı bir parfüm kullanmışsınız hissiyatı uyandırıyor. İçerisinde "Zehir" notası da barındıran bu parfüm açılışta nefret ettirmiş olsa da drydown fazında çok yumuşak bir hale geldi.


Koku güzelliği : 7/10
Kalıcılık : İçeriği gereği oldukça kalıcı
Silaj : Agresif
Cinsiyet : Unisex

4 - My Past Selves' Flowers

Bugün aşkımı, kederimi, son yarınımı hatırladım.

En soğuk öpücüğü hissediyorum ve ilk kez çiçek alıyorum.
Çocukken dilek dilediğim aynı mermer, bugün en derin dileğimi örtüyor.

Çürüyen bedenimden çiçekler çıkacak,
ve ben onların içinde olacağım,
ve bu sonsuzluk olacak.

Ve umarım bu çiçekler, bana verildiklerinden daha erken,
sevdiklerime verilir.

Çocuklarım benim gibi titremeyecek,
çünkü onların elleri, dikenin keskin dokunuşunu tutmayacak.
Yüzen yaprakları, yumuşak ve parlak olanları düşleyecekler.
Karanlık tepelerin ötesindeki çayırları ve
her solmakta olan ruhu kurtaran akan suları hayal edecekler.

Onlar düşleyecek.

Hayatımı renklendirdin,
ve her bir tonuna değdi.
Bir gün yine birlikte oturacağız,
ne sen ne de ben, kaçmaya istekli olduğumuzda.



Parfüm 80-90'lar yapımı eski evdeki rutubet havasıyla birlikte (o soğuk betonun kokusu,yerde halı olmayan seramik fayansın sigara kokusuyla yüzünüze vurduğunu hissedin ) tütsülü ve tatlı bir havayla kirli diyebileceğim çiçek kokusu kendini hissettiriyor.Bu üç akor nasıl bir arada durur,ne hissettirir diye sorular soracaksınız belki ama bunu doğru ifade edebilmek çok zor.Bayatlamış beyaz çiçeklerin tütsüden solduğunu ve bu ikiliyi kokladığınızı düşünürseniz parfüm hakkında biraz fikir sahibi olabiliriz.Yeşil notalar bu parfüm içerisinde hissediliyor ama taze bir havayla bize yansımıyor.Bohem bir parfüm olduğu aşikar.Hikayesiyle birlikte parfümü denediğinizde puzzle'ın eksik parçası yerine oturmuş oluyor.

Parfüm zaman geçtikçe bu kirlilik havasından kurtulup daha temiz daha berrak bir hale bürünüyor.Sanki toprağa gömdüğümüz o çiçekler büyüyüp yeşeriyor gibi.Bu parfüm daha önce deneyebildiğiniz,karşılaştırabileceğiniz bir parfüm değil.Çok özgün bir çalışma.

Parfüm son evresinde tatlı bir oud kokusunu hissettiriyor.Kilise havasını çağrıştırıyor.Tütsü bu fazda daha belirgin kendisini hissettiriyor.

Kullandıkça modunuzu yükseltmeyecek olsa da günlük kullanılabilir buldum.





Koku güzelliği : 8/10
Kalıcılık : Yüksek
Silaj : Ortalama
Cinsiyet : Hikayesi gereği Erkek

5 - F2 ( Hoary Date )

Bugün bana öğretilenleri ve ne kadar yanlış olduklarını hatırladım.

Bana çok fazla kural anlatıldı.
Ne yanlıştı, ne doğruydu,
ne doğaldı, ne beklenendi.

Bir hamle yap.

Büyüklerimin aşkını ve çocuklarımın özgürlüğünü istiyorum.
Artık siyah ve beyaz görmek istemiyorum.

Büyük resimde hepimiz ne kadar savunmasızız,
ama hâlâ bir şeyler arzuluyor,
bir şeyleri kazıyıp şekillendiriyoruz…

Derler ki, kaderi güldürmek istiyorsan,
ona planlarını anlat.





Parfüm, açılışıyla birlikte klasik ama etkileyici bir şipre havası sunuyor. Bitter limonun keskinliği ve çamın ferah ama reçinemsi dokunuşu, nostaljik bir karakter yaratıyor. Arkasından gelen tozlu pudra, tarçın, gül ve deri birleşimi, kokuyu hem sofistike hem de biraz gizemli kılıyor. Zamanla meşe yosunu, civet ve paçuli devreye giriyor, derin ve oturaklı bir hava katarken, dipten gelen hafif tatlılık kompozisyonu yumuşatıyor.


Bu parfüm, şipreyi seven kadınlar için güçlü bir yorum sunuyor. Ancak genç, enerjik ve modern bir koku arayan kadınlara hitap etmeyeceğini düşünüyorum Buram buram olgunluk hissi veren sert ve klasik bir tarzı var. Geçmişin güçlü, karakter sahibi parfümlerini anımsatan, iddialı bir şipre deneyimi sizleri bekliyor.





Koku güzelliği : 8/10
Kalıcılık : Yüksek
Silaj :Yüksek
Cinsiyet : Kadın baskın

6- F7 ( Present Gambit)

Bugün bana öğretilenleri ve onların ne kadar yanlış olduğunu hatırladım. Bana pek çok kural söylendi. Neyin yanlış, neyin doğru, neyin doğal, neyin beklenen olduğu anlatıldı. Bir adım at…


Büyükbabam ve büyükannemin eski aşkını ve çocuklarımın özgürlüğünü istiyorum. Artık dünyayı siyah ve beyaz görmek istemiyorum. Büyük resimde hepimiz ne kadar savunmasızız ama yine de sürekli bir şeyler arzuluyor ve bir plan oluşturmaya çalışıyoruz…


Derler ki, kaderi güldürmek istiyorsan ona planlarından bahsetmelisin.




Bizi tropikal bir füjer parfüm karşılıyor.Baharatlı karanfilli citrus vari açılışla başlıyor.Bu açılış beraberinde bir lavanta-tonka ikilisiyle devam ediyor ve ağaçsı notalar parfümün ana hatlarını oluşturuyor.Lavanta-tonka akoru birleştiğinde kısa süreli bir armani code havası uyandırsa da meşe yosunu,sandalağacı,vetiver notaları bu hissiyatın yerini kısa sürede alıyor.Çok başarılı bir erkek parfümü olmuş.Günlük kullanıma kesinlikle uygun.Koku kalitesi ve hissiyatı oldukça iyi.Ufaktan bir Dior Sauvage Elixir havası hissediliyor fakat bu parfüm her fazında kendini farklı bir parfümün farklı bir anının bizlere hissettirebilir.Açılışı gucci ph2 ye,kokunun devamında armani code ve dior sauvage elixir havasını,parfüm kendini drydown'a döndürdüğünde tom ford beau de jour hissiyatını aldım.Parfüm bu yönüyle bence özgün bir iş çıkarmış.

F2 ve F7 bana satranç üzerinden bir hikaye anlatısı gibi geldi.

• f2 karesi, oyunun başında beyazın piyonlarından birinin bulunduğu yerdir.
• f7 karesi, oyunun başında siyahın en zayıf noktalarından biridir çünkü yalnızca şah tarafından korunur.

Koku güzelliği : 8,5/10
Kalıcılık : Yüksek
Silaj :Yüksek
Cinsiyet : Maskülen Erkek