olcun
Extrait de Parfum
- Katılım
- 20 May 2015
- Mesajlar
- 409
Parfüm konusundaki arayışım üniversite yıllarına kadar gider. O dönemde işin suyunu çıkarıp Grasse tan parfüm özütü temin etmeye çalışmalar parfüm denemeleri.... 4 yıl belki 5 yıl boyunca uğraştım.
Ne zaman ki iş hayatına atıldık unuttum gitti bu hobiyi üstüne düşmez oldum.
Sonra birgün Hermes terre'im bitiyor alternatif bir koku bakayım onu ara ara kullnırım derken kendimi tekrardan bu hobinin içinde buldum.
Fragrantica basenotes ve sayılı blog'un gediklisi oldum çıktım. Aha ne göreyim bizde çalkantılı bir forum da varmış. Ego'lu abilerin cirit attığı bilgi den ziyade kişisel gözlemlerin kaale alındığı hoş bir topluluk. Aldım çekirdeğimi elime izledim.
Neyse arayışım beni bir çok erkeğin de dikaktini çeken dumansı tasarımlara yönlendirdi.
Sonra designer ve niche nerdeyse her türlü dumansı algı yaratan notayı inceledim.
Ne mi oldu, Bir çok dekant aldım aldıkça beğenilerim gelişti. Beğenilerin gelişmesi beklentileri artmasına özellikle parfüm kompozisyonunun kompleks olmasına etki etti.
Bu beraberinde 2 değişkeni hayatıma soktu. Maliyet ve versatilite. Doğal tasarımları bulmak maliyetli idi ve senelere göre kokunun algılanabilirliği farklılık gösterebiliyordu. Diğer bir konuda ise bu kokular yakın çevrenizce hacı misi olarak algılanıyordu.
Tüm bu değişkenlerin ötesinde çok sevdiğiniz bir parfümü bir kullanıyordunuz bir daha 15 gün sonra kullanıyordunuz. Ben ise daha sık kullanmak istiyordum. Bazen kullanıyrdum da ancak o zaman daelde birikmiş bekleyen bir sürü şişe veya şişecik oluyordu.
Derken, maliyeti versatiliteyi ve tabi ki kişisel beğenileri göz önünde tutarak sadeleşme kararı aldım. Elimde çok sevdiğim ancak fazla kullanamadığım parfümleri bir bir elden çıkardım.
Bugün sevdiğim tasarımlardan oluşan nacizane bir koleksiyon mevcut. Kış ve yaz olarak grupladım.
Ofis'te çalışan evli bir erkeğim. Şu an aldığım kararı sadece ben değil çevremde olumlu karşıladı. Onları göz ardı edebilir miydim tabi. Ancak böyle olmayı tercih ettim.
Parfüm de sadeleşme aslında hayatımızdaki kalabalıklaşmanın başka bir izdüşümü sanki. Hayatımıza bazen sırf satın almanın verdiği haz için onlarca şey alıyoruz diye düşünürüm sık sık. Sonra bu nereye harcayabileceğim bir para iken parfüme harcamayı tercih ettiğim bir para haline geldi.
Bir karar verdim ve bunun arkasında durmaya çalıştım. Şu an elimde 10 sene yetecek kadar parfüm mevcut. Abartmıyorum tam 10 sene. Belli tasarımlara ağırlık verip onların da belki zaman içinde sadeleştireceğim.
Bu parfüm hobimi engeller mi emin değilim. Hayatımda hep yeniliklere yol almak olacak. Yeni bir şey çıktığında mutlaka deneyeceğim.. Ancak ona sahip olmak için önce eldeki kadroyu göz önünde tutup değer mi diye düşünürüm kanaatindeyim.
Öylesine çala kalem yazdım. 2. kere okumadan yayınlıyorum.
Ne zaman ki iş hayatına atıldık unuttum gitti bu hobiyi üstüne düşmez oldum.
Sonra birgün Hermes terre'im bitiyor alternatif bir koku bakayım onu ara ara kullnırım derken kendimi tekrardan bu hobinin içinde buldum.
Fragrantica basenotes ve sayılı blog'un gediklisi oldum çıktım. Aha ne göreyim bizde çalkantılı bir forum da varmış. Ego'lu abilerin cirit attığı bilgi den ziyade kişisel gözlemlerin kaale alındığı hoş bir topluluk. Aldım çekirdeğimi elime izledim.
Neyse arayışım beni bir çok erkeğin de dikaktini çeken dumansı tasarımlara yönlendirdi.
Sonra designer ve niche nerdeyse her türlü dumansı algı yaratan notayı inceledim.
Ne mi oldu, Bir çok dekant aldım aldıkça beğenilerim gelişti. Beğenilerin gelişmesi beklentileri artmasına özellikle parfüm kompozisyonunun kompleks olmasına etki etti.
Bu beraberinde 2 değişkeni hayatıma soktu. Maliyet ve versatilite. Doğal tasarımları bulmak maliyetli idi ve senelere göre kokunun algılanabilirliği farklılık gösterebiliyordu. Diğer bir konuda ise bu kokular yakın çevrenizce hacı misi olarak algılanıyordu.
Tüm bu değişkenlerin ötesinde çok sevdiğiniz bir parfümü bir kullanıyordunuz bir daha 15 gün sonra kullanıyordunuz. Ben ise daha sık kullanmak istiyordum. Bazen kullanıyrdum da ancak o zaman daelde birikmiş bekleyen bir sürü şişe veya şişecik oluyordu.
Derken, maliyeti versatiliteyi ve tabi ki kişisel beğenileri göz önünde tutarak sadeleşme kararı aldım. Elimde çok sevdiğim ancak fazla kullanamadığım parfümleri bir bir elden çıkardım.
Bugün sevdiğim tasarımlardan oluşan nacizane bir koleksiyon mevcut. Kış ve yaz olarak grupladım.
Ofis'te çalışan evli bir erkeğim. Şu an aldığım kararı sadece ben değil çevremde olumlu karşıladı. Onları göz ardı edebilir miydim tabi. Ancak böyle olmayı tercih ettim.
Parfüm de sadeleşme aslında hayatımızdaki kalabalıklaşmanın başka bir izdüşümü sanki. Hayatımıza bazen sırf satın almanın verdiği haz için onlarca şey alıyoruz diye düşünürüm sık sık. Sonra bu nereye harcayabileceğim bir para iken parfüme harcamayı tercih ettiğim bir para haline geldi.
Bir karar verdim ve bunun arkasında durmaya çalıştım. Şu an elimde 10 sene yetecek kadar parfüm mevcut. Abartmıyorum tam 10 sene. Belli tasarımlara ağırlık verip onların da belki zaman içinde sadeleştireceğim.
Bu parfüm hobimi engeller mi emin değilim. Hayatımda hep yeniliklere yol almak olacak. Yeni bir şey çıktığında mutlaka deneyeceğim.. Ancak ona sahip olmak için önce eldeki kadroyu göz önünde tutup değer mi diye düşünürüm kanaatindeyim.
Öylesine çala kalem yazdım. 2. kere okumadan yayınlıyorum.
Son düzenleme: