Bir dönem şişe koleksiyonu yapmak, her parfümsever gibi bana da son derece cazip geliyordu. Fakat zamanla şunu fark ettim: Raflarda duran, elimin artık gitmediği onlarca parfümün varlığı sadece kalabalık yaratıyor. Arada sırada gelen misafirlere “şunu da dene” demek dışında gerçek bir anlam taşımıyor.
Eğer amaç yeni kokular keşfetmekse, bu yolculukta dekantlar fazlasıyla yeterli oluyor. Şu an için yaklaşımım daha sade, daha seçici: Az ama öz parfümler.
Koleksiyonu şişelerle büyütmek yerine, artık yalnızca sıkça kullanacağım ya da özel anlam taşıyan kokuları tam şişe olarak edinmeye çalışıyorum. Sevdiğim ama nadiren kullandığım kokuları ise 10 ml civarında dekantlarla elimde tutuyorum. Elimdeki boş şişeleri de yavaş yavaş elden çıkarıyorum.
Bu sadeleşme bana iki açıdan nefes aldırdı: Hem maddi olarak çok daha rahat bir noktadayım, hem de zihinsel olarak evdeki “koku kalabalığı”ndan arındım.
Aynı hissi yaşamak isteyenlere tavsiyem net: Bir erkeğin koleksiyonunda şişeli olarak
5-6 iyi seçilmiş parfüm, fazlasıyla yeterlidir. Geri kalanı keşfetmek için dekant alın, deneyin, değerlendirin.
Benim için ideal setlerden biri:
- Yazlık: Hafif, zarif, kimseyi yormayan bir ferahlık.
Örnek: Louis Vuitton - Imagination, Louis Vuitton - Pacific Chill
- Kışlık: Soğuk havalarda gücünü hissettiren, girdiğiniz ortamda iz bırakan bir karakter.
Örnek: Dior Homme Parfum, Dior Sauvage Elixir
- Spor: Temiz, enerjik, sade ama dinamik. Spora giderken veya sportif giyime eşlik edecek bir seçim.
Örnek: Louis Vuitton - L'immensite
- Ofis: Sessiz bir özgüven, temiz bir aura. Günlük yaşantıya mükemmel uyum sağlayan bir sadelik.
Örnek: Prada L’Homme, Maison Francis Kurkdijan - Gentle Fluidity Silver
- Date: Şık bir akşam yemeği ya da özel bir buluşma… Romantizmi zarafetle tamamlayacak bir imza.
Örnek: Maison Francis Kurkdijan - Grand Soir
- 4 Mevsim İmza Koku: Ne zaman, nerede olursa olsun sizi temsil edecek, vazgeçilmez bir karakter.
Örnek: Creed Aventus, Nishane - Hacivat
Dipnot: Böyle dediğime bakmayın :) Hala çok sayıda parfümüm var ama yavaş yavaş vedalaşıyorum kullanmadıklarımla
