- Katılım
- 4 Ocak 2016
- Mesajlar
- 6,818
Bugün yaşadığım bir olayı paylaşmak istiyorum. Saat 12.10 gibi okula gittim. Velilerimiz fazlasıyla dakik olduğundan tam 12.00'de çocukları getirmişler. İlkin bir şey anlayamadım. Mantomu çıkardım, her zamanki gibi öğrencilerim bana sarılarak ''Günaydın.'' dediler. Bir koku geliyor ama tarifi mümkün olabilemez. Biraz araştırdım, kokunun kaynağını buldum. Benim kıvırcık saçlı, güzel kız öğrencim. Ona gülümseyerek ''Yavrum, gel dışarı çıkalım. Seninle konuşacağım.'' dedim. Çıktık, öyle ya arkadaşlarının içinde rencide edemem. Ne sürdüğünü sordum. ''Babamın şişesinden sürdüm.'' dedi. Bir daha sürme, güzel değil dedim. Sen çok güzel olduğun için yakışmamış dedim. Hasılı kelam kırmadan söyledim söyleyeceğimi. Yetmedi, annesini aradım. Size özeniyor dedi. Çok rica ettim, bir daha bu kokuyu sürmesin dedim. Sınıf akşama kadar hacı yağı koktu. Yemek saatinde mutfağa gittik, aşçımız Şükran Abla ''Hocam, bayılacağım bu kokudan.'' dedi. Saat 17.00'de eve geldim, üstüm başım hala hacı yağı kokuyor.(E çocuk bu gün boyu sarılmak, gelip size nazlanmak istiyor. Haliyle koku üzerinize işliyor.) Biliyorum, seveni de çok var ama benim için kelimenin tam manasıyla iğrenç kokuyor. Başım fena halde ağrıyor, midem iyi değil. Hacı yağının tez zamanda piyasadan silinmesini Yüce Allah'tan(c.c) niyaz eder, herkese hayırlı akşamlar dilerim.