GÜZEL HABERLER

elle61

Perfume Lover
Satış Onaylı
Katılım
4 Ocak 2016
Mesajlar
6,149
İngiltere'nin Harvard Üniversitesinden araştırmacılar Ranga Dias ve Isaac Silvera, hidrojenin metal halde kulanılabilen "harika maddeye" dönüştüren deney gerçekleştirdiklerini duyurdu. Yeni teknolojinin sıfır dirençli elektrik kabloları ve süper güçlü roket yakıtları gibi çok sayıda ileri teknoloji uygulamasında kullanılabileceğini belirten Profesör Silva, BBC'ye yaptığı açıklamada "Katı metalik hidrojen yeryüzünde ilk kez varlık buldu." değerlendirmesinde bulundu.

Dias ve Silvera, yaptıkları deneyde, moleküler hidrojenin küçük bir örneğini içeren bir elmas örs hücresini 2 sentetik elmas arasında sıkıştırdı. Araştırmacılar, bu elmas örs hücresini atmosfer basıncının yaklaşık 5 milyon katı olan 495 gigapascal basınca tabi tutarken, eksi 270 santigrad dereceye kadar soğuttu.

Amaç, hidrojen atomlarını, tıpkı metallerde olduğu gibi birbirine çok yakın şekilde sıkıştırarak kristal bir kafes oluşturmak ve elektronlarını paylaşmalarını sağlamaktı. Araştırmacılar elmas örs hücresindeki madde, parlak bir yüzey oluşturduğunda hal geçişinin belirgin bir hal aldığını gözledi.

Maddenin dönüşümünü kayda geçiren araştırmacılar, "Basıncı yukarı doğru döndürdüğümüzde şeffaf moleküler katı bir madde oluştu. Daha sonra basınç
artmaya devam edince madde siyaha dönüştü. Yarı iletken benzeri bir hal aldığından ve ışığı emebilmesinden dolayı siyah bir hal aldığını düşündük. Ve
daha sonra basıncı yükseltince parlaklaşmaya başladı. Bu çok heyecan vericiydi." ifadelerini kullandı.

Araştırmacılar katı metalik hidrojenin ışığı yaklaşık yüzde 90 oranında yansıtabildiğini, bunun alüminyum aynanın yansıtma özelliğine yakın bir değer olduğunu kaydetti. Bilim adamları şimdiye kadar üretilen metalik hidrojen miktarının insan saçının bir telinden daha az olduğunu ancak üretim miktarı yollarının zaman içinde bulunabileceğini ekledi. Araştırmanın sonuçları, "Science" dergisinde yayımlandı.
 

elle61

Perfume Lover
Satış Onaylı
Katılım
4 Ocak 2016
Mesajlar
6,149
Kızının hastalığıyla bu işe başladı, şimdi dünyaya ihraç ediyor
Ersan ERDOĞAN / MANİSA, (DHA)
12 Şubat 2017 - 10:37Son Güncelleme : 12 Şubat 2017 - 10:50
MANİSA’ya 3 yıl önce yerleşen 48 yaşındaki Burçin Karababa, bir yaşını dolduran kızının anne sütünden katı gıdaya geçişi sırasında aşırı alerjik reaksiyon göstermesinin, yediklerindeki ilaç kalıntılarından kaynaklandığını öğrenince doğal gıdaya yöneldi. ABD’den getirttiği 50 kırmızı solucanın dışkısından elde ettiği organik gübreyle saksıda sebze yetiştiren ve çocuğunun yaşadığı sorunu çözen Karababa, bugün Manisa’da kurduğu tesisinde 54 milyar ulaşan solucan kapasitesine ulaştı, yurt dışına açıldı.
58a010c867b0a924602424f2.jpg

PAYLAŞ
icon-comment.svg
Yorum yaz
  • icon-minus.svg
  • A
  • icon-plus.svg



Ankara’da 2000 yılında doğum yapıp kızı Derin Su’yu kucağına alan jeofizik mühendisi Burçin Karababa, 1 yıl sonra anne sütünden katı gıdalara geçiş yapan çocuğunun hastalanmasıyla doktora başvurdu. Gıdalardaki ilaç kalıntısı yüzünden kızının alerji olduğunu öğrenen Burçin Karababa, çareyi organik sebze yetiştirmekte buldu. Evinin terasındaki saksıda organik sebze yetiştirmeye başlayan Karababa, ürünlerden verim alabilmek adına çeşitli araştırmalar yaptı. Amerika’nın California eyaletinden getirttiği 50 kırmızı solucanın dışkısından organik gübre üreten Karababa, solucanların artmasıyla 2005 yılında 150 bin lira sermayeyle ülkede ’ilk’ olduğunu söylediği solucan gübresi üreten işletmesini Manisa’da açtı.

58a013c967b0a92460242510

’ŞERDEN HAYIR DOĞAR’ DERLER

Manisa’ya 3 yıl önce taşınan Burçin Karababa, Saruhanlı İlçesi Hacırahmanlı Mahallesi’nde 21 dönüm arazi üzerinde 4 bin 500 metrekarelik tesisinde üretim yapıyor. Karababa, 54 milyara ulaşan solucan kapasitesiyle yurt dışına da açıldı. Kurduğu Ekosol Tarım ve Hayvancılık Şirketinin Genel Müdürlüğünü yapan kadın girişimci Burçin Karababa, "Böyle bir işe kızım sayesinde başladım. ’Şerden hayır doğar’ derler. Kızım bir takım olumsuzluklar yaşadı. Kızımın sağlığının düzelmesi için de organik besinlerle beslenmesi gerekti" dedi.

58a013c967b0a9246024250e

ÖNCE ÖNEMSEMEDİ

Verimin yükselmesi için sürekli internet ortamında arayışlar içerisine girdiğini belirten Karababa şunları anlattı:

"Ziraat mühendisi olmadığım için internette dar alanda yüksek verim alma yöntemlerini araştırdım. İnternette her arayışımda beni kimyasal gübre satan ilaç bayilerine yönlendirdi. Yabancı bir kaynaktan Amerika’nın California eyaletinde bir üniversitenin araştırması sonucu kırmızı California solucanlarının oluşturduğu organik gübreye ulaştım. Küçük bir hayvanın gübresi ne kadar olabilecek ki tarıma hizmet edebileceği beni şaşırttı. Çok da önemsemedim. Kısa süre geçtikten sonra bir arkadaşım bana, yurtdışından bir sepet sebze getirdi. Çok parlak ve güzel olunca hormonlu mu endişesine kapıldım. Arkadaşım bana solucan gübresi kullanıldığını söyledi. Solucan gübresi çok kısa sürede ikinci defa karşıma çıktı. California eyaletindeki üniversite yerli toprak solucanlarıyla Hindistan’ın çok çalışkan solucanlarının melezlenmesi sonucu oluşan kırmızı solucandan 50 tane alarak, terasımdaki sebzeler için kullandım ve kızımın sağlığı düzeldi."

İHRACATA BAŞLADI

Solucan sayısının her yıl katlanarak çoğaldığını belirten Burçin Karababa sözlerini şöyle sürdürdü:

"Her sene 1200 ton katı gübre ve 5 bin ton kadar da sıvı gübre üretiyoruz. Solucan gübresi son 15 yıldır Avrupa’da da çok ciddi olarak kullanılmaktadır. Artık Türkiye’de de çok talep görmektedir. Ben bu işe ticari maksatla başlamadığım için, anne olarak başladığım için ticaret daha sonra geldi. Şuan Fransa, Romanya, Hollanda, Azerbaycan ve Kazakistan’a satışlarımız var. Katı gübrenin kilosu 2.5 TL, sıvı gübrenin kilosu ise 40 TL."

Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdür Vekili Metin Öztürk ise Burçin Karababa’nın tesisini ziyaret etti. Öztürk, Karababa’nın şirketinin Manisa’da solucan tarımı üreterek daha da gelişeceğine inandığını ve bakanlık imkanı çerçevesinde ekosol-tarım gibi tüm yatırımcılara destek vereceklerini söyledi
 

elle61

Perfume Lover
Satış Onaylı
Katılım
4 Ocak 2016
Mesajlar
6,149
Müjdemi isterim: Evlilik programları yaklaşık 10 sene üzerine kaldırılıyor. Çalışmalar sona ermek üzereymiş. 10 yıldır toplum bu ahlaksızlıkla afyonlanmış olduğu halde referandum öncesine kadar kıllarını kıpırdatmayanlar en nihayetinde harekete geçtiler. Çok garip değil mi? Bugün Esra Erol'un göz yaşları içinde ''Onurum da onurum.'' minvalli açıklamalarını izledim. Ekşi'de hala gündem bölümünde var, izlemek isteyen oradan bakabilir. Bir insan bu kadar onursuzken nasıl böylesine onurlu rolü yapabiliyor, anlamış değilim. O değil de karşı komşum Aysel Apla'ya çok koyacak bu iş. Kadın nefessiz izliyordu Hanife'yi. :D:D:D Ona üzülüyorum işte!!!(Ağlıyorum şu an. :p:p:p:p)
 

elle61

Perfume Lover
Satış Onaylı
Katılım
4 Ocak 2016
Mesajlar
6,149
Dünya Atletizm Şampiyonası erkekler 200 metre finalinde Ramil Guliyev, 20.09'lik dereceyle altın madalya kazandı.

Londra’da devam eden Dünya Atletizm Şampiyonası’nda mücadele eden Ramil, bu sonuçla Türkiye’nin Dünya Atletizm Şampiyonaları tarihindeki ilk altın madalyasını kazanmış oldu.



Fenerbahçe'nin sporcusu Ramil Guliyev, 20.09'luk derecesiyle Türkiye'ye erkekler 200 metrede ilk altın madalyasını kazandırarak tarihe geçti.

Güney Afrikalı Wayde Van Niekerk 20.11 ile gümüş, Trinidad Tobagolu Jereem Richards ise 20.11 ile bronz madalya kazandı. Niekerenk, Richards'ı saniyenin binde biri farkla geçerek ikinciliği elde etti.
Tebrik ediyorum.
 
Üst