- Katılım
- 20 Haz 2017
- Mesajlar
- 8,484
Amouage belki de niş parfüm dünyasına adını kalın puntolarla yazdıran bir parfüm evi. Umman'da kurulan firma şu an kanuni merkezi Umman iş merkezi ise İngiltere - Londra olarak yürütmekte. Amouage markasını belki de Umman kraliyet ailesine parfüm üreten bir markadan dünyada tanınır hale getiren kişi ise, Christopher Chong, kendisi lüks Amouage Evi'nin Yaratıcı Yönetmeni.
İşte kokumuz olan Amouage - Honour Man de Bay Chong yönetiminde parfümör "Nathalie Feisthauer" tarafından oluşturuldu. Kokumuz olan Amouage - Honour, Bay Chong tarafından, yapılan sunumda ilhamını opera tarihinin ve gerçekçi opera akımının en önemli temsilcilerinden biri olan Puccini'nin, 'duyguları en yoğun bir biçimde ortaya koyduğu' Madama Butterfly operasını merkezine oturtmuş.
Bir Japon genç kızı ile bir Amerikalı subayın aşklarını on dokuzuncu yüzyılın gerçekleri içinde anlatan operada Nagazaki Limanını ziyaret etmekte olan Amerikan donanmasına ait gemideki bir subay, bir geyşa tellalının yardımıyla Butterfly (Cio Cio San) ile tanışıp onunla evlenir. Bu evlilik mutsuzlukla ve ölümle sonlanacaktır. Kokunun temeli sevgi ve ihanet hikayesini, umudu ve umutsuzluğu birlikte içeren bir oyundan ilham almakta.
Parfüme geçersek öncelikle belirtmeliyim ki koku oldukça düz bir çizgide ilerlemekte baştan sonra kadar naif tütsü kokusu hissedilmekte. Tütsü merkezli diğer notalarının gelmesi ile parfüm şekilleniyor. Parfüm hakkında araştırmalar sonrasında aslında bu tütsü notasının naifliği Madam Butterfly gibi naif, gururlu ve kederli geldi. Yani bildiğimiz saldırgan tütsü yerine kendi varlığını diğer notaları incitmeden usulca hissettirmekte.
İlk sıktığınız an kuru pembe biber ve kara biber ile giriş yapılıyor. Ancak öyle bildiğimiz sertlikte değil pembe biber denemiş olanların bileceği üzere koku olarak karabiberi andırsa da tat olarak meyvemsi-tatlı ve sakızımsı bir yapıya sahiptir. Açılışta o yüzden meyvemsi ve yumuşak olarak başlar. Pembe biber ile birlikte karabiber de hissedilmekte ancak pembe biberin o hoş meyvemsi kokusu bana damla sakızını andırır bir hissiyat yarattı. Açılış kısmını çok beğendim.
Daha sonrasında üst notalar geriye çekilip tütsü başrole geçiyor. Dediğim gibi öyle naif ki bir boğucu olmaktan çok sizi tazeleyici ve ferah bir şekilde başlıyor. Sonrasında tütsünün yanına eklenen sedir ağacı hissedilmekte. Bu noktada daha koyu bir hal alan koku ilerleyen saatlerde tütsünün yanına tonka fasülyesinin eklenmesi ile çok kararında bir tatlılığa bulaşıyor. Amouage serisinin o yoğun tütsü, hayvansallık veya baharat içeren Arapsı yanı bu koku ile batıya yönünü çeviriyor. Tam bir beyfendi kokusu.
Amouage serisine başlarken kesinlikle bu koku ile başlamak iyi bir tercih olabilecektir. Bu kokuyu bence ofis ortamında bulunan takım elbise giyen (grand tuvalet) kişiler özellikle denemeli. Karizmatik bir koku olduğu kanısındayım.
Kokunun kalıcılığı çok iyi. 12+ üstü tende hissedilmekte. Ancak farkedilirliği ilk 2 saat iyiyken sonrasında burnumu elime dayamam gerekti. Yani 2 saat sonrasında koku tamamen tene yapışmakta.
Koku güzelliği olarak benim tarzıma uygun bir koku. Genel beğeniye uygun olacağını düşündüğüm çevreden olumlu tepkiler alabileceğiniz bir koku. Ambiyans olarak gündüz kullanımına daha iyi olacağını düşünüyorum. Bahar ayları özellikle tercih edilmeli.
Puanlamaya geçersek benim puanım: 8/10
Saygılarımla.
Chong kendi adını Amouage markasının çıkarmış olduğu ve Amouage'a şöhretini kazandıran kokularından biri olan Amouage - Jubilation'ı herhangi bir parfüm eğitimi olmadan tasarlaması ile duyurdu. Sonrasında yaratıcı yönetmen olarak çoğu parfümün tasarlanmasında başrol oynadı.
İşte kokumuz olan Amouage - Honour Man de Bay Chong yönetiminde parfümör "Nathalie Feisthauer" tarafından oluşturuldu. Kokumuz olan Amouage - Honour, Bay Chong tarafından, yapılan sunumda ilhamını opera tarihinin ve gerçekçi opera akımının en önemli temsilcilerinden biri olan Puccini'nin, 'duyguları en yoğun bir biçimde ortaya koyduğu' Madama Butterfly operasını merkezine oturtmuş.
Bir Japon genç kızı ile bir Amerikalı subayın aşklarını on dokuzuncu yüzyılın gerçekleri içinde anlatan operada Nagazaki Limanını ziyaret etmekte olan Amerikan donanmasına ait gemideki bir subay, bir geyşa tellalının yardımıyla Butterfly (Cio Cio San) ile tanışıp onunla evlenir. Bu evlilik mutsuzlukla ve ölümle sonlanacaktır. Kokunun temeli sevgi ve ihanet hikayesini, umudu ve umutsuzluğu birlikte içeren bir oyundan ilham almakta.
Parfüme geçersek öncelikle belirtmeliyim ki koku oldukça düz bir çizgide ilerlemekte baştan sonra kadar naif tütsü kokusu hissedilmekte. Tütsü merkezli diğer notalarının gelmesi ile parfüm şekilleniyor. Parfüm hakkında araştırmalar sonrasında aslında bu tütsü notasının naifliği Madam Butterfly gibi naif, gururlu ve kederli geldi. Yani bildiğimiz saldırgan tütsü yerine kendi varlığını diğer notaları incitmeden usulca hissettirmekte.
İlk sıktığınız an kuru pembe biber ve kara biber ile giriş yapılıyor. Ancak öyle bildiğimiz sertlikte değil pembe biber denemiş olanların bileceği üzere koku olarak karabiberi andırsa da tat olarak meyvemsi-tatlı ve sakızımsı bir yapıya sahiptir. Açılışta o yüzden meyvemsi ve yumuşak olarak başlar. Pembe biber ile birlikte karabiber de hissedilmekte ancak pembe biberin o hoş meyvemsi kokusu bana damla sakızını andırır bir hissiyat yarattı. Açılış kısmını çok beğendim.
Daha sonrasında üst notalar geriye çekilip tütsü başrole geçiyor. Dediğim gibi öyle naif ki bir boğucu olmaktan çok sizi tazeleyici ve ferah bir şekilde başlıyor. Sonrasında tütsünün yanına eklenen sedir ağacı hissedilmekte. Bu noktada daha koyu bir hal alan koku ilerleyen saatlerde tütsünün yanına tonka fasülyesinin eklenmesi ile çok kararında bir tatlılığa bulaşıyor. Amouage serisinin o yoğun tütsü, hayvansallık veya baharat içeren Arapsı yanı bu koku ile batıya yönünü çeviriyor. Tam bir beyfendi kokusu.
Amouage serisine başlarken kesinlikle bu koku ile başlamak iyi bir tercih olabilecektir. Bu kokuyu bence ofis ortamında bulunan takım elbise giyen (grand tuvalet) kişiler özellikle denemeli. Karizmatik bir koku olduğu kanısındayım.
Kokunun kalıcılığı çok iyi. 12+ üstü tende hissedilmekte. Ancak farkedilirliği ilk 2 saat iyiyken sonrasında burnumu elime dayamam gerekti. Yani 2 saat sonrasında koku tamamen tene yapışmakta.
Koku güzelliği olarak benim tarzıma uygun bir koku. Genel beğeniye uygun olacağını düşündüğüm çevreden olumlu tepkiler alabileceğiniz bir koku. Ambiyans olarak gündüz kullanımına daha iyi olacağını düşünüyorum. Bahar ayları özellikle tercih edilmeli.
Puanlamaya geçersek benim puanım: 8/10
Saygılarımla.