- Katılım
- 22 May 2015
- Mesajlar
- 1,417
Bayağı bir yıllardır trafikteyim, okumalarım da oldu. Bu tecrübeleri aktarayım ve siz arkadaşlarında, beylerinde, hanımefendilerinde varsa bekleriz efendim bilgileri..
Emniyet Kemeri . Olaya emniyet kemeri ile başlayayım. İki araç vardı. Biri hafitften ön tampon zararlı idi, diğeri sürücü bölmesine kadar göçmüştü trafik kazasında. İkiside aynı marka araçtı. Beni çok etkilemişti çünkü normal sadece tamponu zararlı araçtaki şöför vefat etmiş o kazada maalesef, emniyet kemeri takılı değilmiş... Diğeri ise kurtulmuş ve emniyet kemeri takılı imiş. Sadece bu örnek yeterli. O resmi arıyorum deminden beri, bulursam düzenlerim mesajı ..
Gözü yoldan kaçırmak, kazaların nedeni. Diyelimki şehir içi trafiktesiniz. Gidiyorsunuz, sağda kaldırımda güzel bir bayan gördü beyler ve dikkatle bakıyor. Bakmadan önce önünde 10 metre ilerde araç ilerliyordu. Beyin onun hala ilerlediğini düşünüyor. O an ya kırmızı ışık yandı yada aracın önüne biri fırladı( sizin aracın önünede fırlayabilir bir çocuk, bir genç ) .
Araç hemen fren yaptı ve siz hala o bayana bakıyorsunuz ve maalesef araca veya önünüze fırlayan insana vurup kaza yaptınız.
Göz her ne sebepen yoldan ayrıldıysa işte kazaların belki önemli bir oranı böyle oluyor. Bu arada torpido gözünde, arka koltukta bir şey aramakda tehlikeli. O an direksiyon oynayabilir. Bu tür olayla geniş bir alanda test edilmeli düşük hızlarda..
Hava yastığı ve küçüklerin kafa kopması . Havva yastığı açıldığında, öndeki bebek araç yatağı eğer öne doğru yerleştirilmişse veya küçük çocuklar oturtulmuşsa, maalesef kapa kopmaları olabiliyor.
Kimi arabalarda şoför yanı araç yastığı devre dışı bırakılabiliyor ama genede arkaya veya önde ters tarafa konmalı bebek araba yatağı..
Yolda Kapı açmak kazaları. Son zamanlarda özellikle , şehirlerde maalesef her alana ev yapılıyor. Belediye yeşil alan olan yerlere hatta yol geçen yerlere ruhsat veriyor. Arkadaşım, bu imar oranları sabit falan olsun, bir çözüm olsun. Her yer beton yığını. Belediyeler, imar oranlarını değiştirip duruyorlar ama peki parklar? Arabayı park edecek alan yok mesela..
Evet bu yüzden yollara park yapılmakta ve siz ikinci sıraya arabayı koyuyorsunuz veya birinci sıraya. İşte mesele burda başlıyor. Diğer arabalar çok yakınınızdan geçiyor ve arabanın yoldan kapısını açtığınızda kapınız gidiyor hatta maalesef sürücüyede, yolcuyada zarar olabilmekte..
Böyle kazaları çok duyuyorum işletme sahibinden. O devamlı yol kenarında olduğu için görüyor. Normalde geniş yol bile olsa lütfen dikkat edelim ... Kapıyı açmadan önce trafik yönüne bakalım. Araçladai park edilmiş araçların çok yakınında gitmeyelim. Gidiyorsakda heem nduracak şekilde yavaş gidelim ve gözümüz kollasın kapıları ve aradan fırlayabilecek kişileri..
Şerit değiştirmek kazaları ve kör nokta aynalarda. Şerit değiştirirken yavaşça geçin, birden bire diğer şerite geçmeyin. Bu çok önemli. Çünkü aynanızın kör noktası olabilir, ayna kirli olabilir ve siz arkadaki aracı görememiş olabilirsiniz bir sebebden. Eğer yavaşça geçerseniz, arkadaki araç sizi uyarabilir ama ani geçişde maalesef kaza ihtimali yüksek..
Yolda Uyku . Normalde evde bilirsiniz. Dizi, tv, sinema seyrediyorsunuzdur veya kitap okuyorsunuzdur, özellikle akşam, gece vakti. Sonra uykunuz gelir, bir iki önlersiniz ama sonra birdenbire uyumuşsunuz. İşte buna dikkat, eğer yolda göz kapaklarınız kapanmaya başlamışsa, çok kısa süre sonra maalesef uyku kaçınılmaz ama siz direksiyon başındasınız. Bu yüzden hemen kenara güvenli bir yere çekin ve uyuyun.
2 saat uyku yetecektir size. Bir 12 saat götütür, olmazsa daha uzun süre uyursunuz. Çok sakin bir yolda iseniz, arabayı kuytuya almak daha mantıklı görünüyor. Bu uyku işini hafife almayın. İnanın böyle çok kaza oldu şimdiye kadar umarım hayırlısıyla azalır, sonlanır..
Yeni lastikler . Yeni lastik aldığınızda, boş bir sakin alanda, yolda sert frenajlar yapın. Patinaj falan yapın. Belli bir süre lastikleri zorlayın. Neden mi? Çünkü yeni lastikelrde üretim hatası olabilmekte. Benim başıma gelmişti, lastik yüzeyi halı gibi, yere serilen ince bir örtü gibi pürüzlü gibi dürülmüştü.
Eğer yüksek hızda bir yolda olsa daha büyük hasar olabilirdi lastikte ve lastik patlarsa çok ölümcül kazalar olabilir, allah korusun.. Lastiği geri almışlardı, değiştirdik bozuk lastiği..
Frenaj . Çok fren kullanmamaya çalışın. Zaten ilerisi kırmızı ışık, basıp sonra frenaj yapmaya gerek yok. Frenleriniz hep sağlam kalsın hele uzun yolculuklarda. Aslında şehir içinde o kadar önemli değil o an eğer ssaatlerce araba kullanmıyorsak o gün. Virajlı yollarda fren şişmesi denen bir olay var çok ısıdan dolayı.
Bu yüzden gaza basıp sertce franajlardan kaçınalım böyle yollarda. Eğer arkadan araba bastırmıyorsa, şehir içi yollarda da çok hıza gerek ta kırmızı ışığa gelene kadar. Kırmızı ışık arası uzunsa 60-70 hız limiti yapmak normal tabi ki genelde bu hız yapılıyor..
Yaklaşınca ışığa hız azaltılmalı önceden, benim demek istediğim bu idi eğer arkada yoğun trafik yoksa. Olsa bile gene çok yüksek hıza gerek yok ta trafik ışığın dibine gelinceye kadar, biraz daha hızlı belki ama gene dengeli.
Araba kontrol ve kediler . Arabanın içine kedi girmeyecek şekilde araç izole olmalı. Sokak kedilerine de inşallah sıcak güzel barınaklar, yuvalar, evler... Kaputa vurulabilir soğuk havalarda çünkü içerde kedi olabiliyor..
Bu arada aracın lastik kontrolü normalde binerken yapılmalı ama genelde pek yapılmayan bir iş.
Aracın cam suyu, soğutma suyu, motor yağı, hidrolik yağları kontrol edilmeli, en azından belli dönemlerle.
Elektronik ikaz ve manuel ikaz araçları . Opel astra ile yokuş dağ yolunda yazın araç sıfıra yakın soğutma suyu ile gittik. Araçda kırmızı ısı ikaz lambası yandı. Bizde hemen yol konaklama yerine çektik.
Abartmıyorum , kaç litre su getirdik araba fokur fokur, fokurduyordu suyu koydukça. Tebrik ediyorum böyle bir motor yaptıkları için mühendisleri . Opel astra şu an yahudi bir şirketin diye biliyorum. Onlarında iyisi var, ırkçılık yaptığımı düşünmeyin haksızca..
Aracı firmadan geçici olarak alınmıştı. Araç su kaybedermiş. Bunu bize söylemedi, araç kiralayan şirket. Neyseki opel astra dişli çıktı :)
Burada değinmek istediğim manuel ikaz göstergesi daha güvenli. Eğer ısı lambası bozulsaydı biz motorun çok ısındığını göremeyecektik. Benim bu konudaki görüşüm bu. Bence ikisi bir arada kullanılmalı ama maalesef kimi araç firmaları kesintiye gidiyor..
Nezaket, trafikte saygı, herkese aynı kurallar. Milletvekili, bakanlar, polisler, savcılar, hakimler başbakan, cumhurbaşkanı aynı kurallara uymalı bence. Bir milletvekilinede trafik cezası kesilmeli derim.
Trafikte herkes yaşıyor. Bir kaza ölümlü sonuçlanabilir. İnşallah önemli mevki sahiplerinede ceza kesildiği dönemler görebiliriz.. Demokrat bir ülke iyidir, gerçek demokrat tabiki..
Size bir anımı anlatayım. kısaca. Gerçi böyle konuştukça sevenim azalabilir. Arkadaşlar, beyler, efendiler, okuyucular, takipçilerimiz, ben sadece doğruyu, kendimce islami olarak elimden geldiğince doğruyu anlatıyorum. Benim mihenkim kuran. İsteyen ordan eleştirebilir beni. özelden mesaj beklerim :) . Benim bir kullanma kitabım var ve bana sen kuran-ı kerime'e göre şurada hatalısın deme durumu var, bu çok iyi bir durum. Zaten kuran-ı kerim'de kötü bir şey yoktur, şimdiye kadar çıkartırlar, sakız yaparlardı, gerçek kuran-ı kerim'de olsa :)...
Olay şu : '' köy yolundayız. yıl 1990 lar civarı . Tam yılı şimdi hesaplamadım. Mesut yılmaz dönemi sanırım. '' İmren aykut '' gene bakan. Onun heyeti gelecekti bulunduğumuz ilçeye. Aman ne şerefde maalesef kral(tam krallık eskidenmiş..) gibi olunca günümüzde gittikleri yere eziyet çektiriyorlar, insanları zillete düşürüyorlar, aşağılıyorlar..
Ben yolda sakince gidiyorum. Köy yolu, asfaltlı bir yol.. Aman allah'ım şatafat ki buna bir şey demiyorum. Bakandır, koruma görevlileri olabilir belli sayıda... İşte bana önden gelen eskortlar uyardı, kenara çek. Bende biraz fazla dikkafalıyım o yıllar. Hızımı azalttım ama kenara çekmedim. Aslında Türkiye devletiniin bir bireyi olarak hazmedemedim. Nefsime hoş gelmedi tabi nefsi terbiye lazım o ayrı :)..
Yanımda ailem de vardı. Rahmetli babam, kenara çek dedi. Zaten önceden demişti, biliyor adam. Ankara falan görmüş, tecrübeli..
Ben çektim efendim, sert sert uyardı zaten polisde. Artık başımıza ne gelirdi.....
İşte böyle efendim. Kendileri bozuk yolun ortasından gidiyorlar, gariban, mazlum biz halkta kenara çekip konvoyu bekliyoruz. Ben hakkımı helal etmedim. İmren aykut'a bu yönden eleştirim var. Yoksa yaptığı iyi işler falan olabilir ama milleti kölelikten kurtarmak bence daha önemli..
Seviyoruz kimi milletvekillerini de, efendim doğruları, hakkı söyleyelim. Gerçi doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlarmış .. ''
Bu arada otobanda , şehirler arası yolda son şeritte limitte gidersiniz ve arkanızdan bir yerde giden uçakvari hızda araba gelir ve selektör yapar.. Madem hızlı gidiyorsun uç be herif.. Soldan moldan geç git.. Otobanda ağız tadıyla gidemiyoruz ya, hele kalabalık saatlerde..
Saygı , kul hakkını görmek şart ..
Evet bu kadar yeter. Daha aklıma gelirse yazabilirim inşallah.. Toplumum efndisi topluma hizmet eden demişler hz.muhammedin sahabileri, kendi topluma bir şey dağıtırken, efendiniz kim diye soranlara.. Bizde daha az kaza yapın diye hayırlısıyla inşallah bilgiler verdik :)
++
Son düzenleme: