Dior Joy

Dior'un J'adore'dan yıllar yıllar sonra geçtiğimiz yıl piyasaya sürdüğü muhteşem güzellikteki son parfümü.

Bu parfüm hem meyveli, hem çiçeksi, hem de odunsu. Böyle yumuşak bir kokunun notaları içinde sandal ağacı, sedir, paçuli gibi odunsu kokular olabilir mi? Oluyormuş işte, çok da güzel oldurmuşlar. Turunçgiller de üzerine apayrı bir hava katmış. Meyveli parfümlere burun kıvıran beni bile cezbetmeyi başaracacak şekilde hem de.

Ben bu parfümle ilk çıktığında tanıştım. Dior'dan yıllar sonra yeni bir parfüm gelince attım kendimi Dior standına ve verdiğim ilk tepki: 'Bu neydi şimdi?!' oldu. Bu tepkim deneme sürecinde de aynı şekilde devam etti. Sonra bir gün bu sefer başka parfümlerle birlikte denediğimde ve eve geldiğimde böyle alttan alttan bir koku başladı beni çekmeye, ama nasıl çekmek... Bu buydu, şuradaki şu kokuydu, onun üstündeki buydu diye diye sonunda anladım kin bu benim burun kıvırdığım ve Dior'a hiç yakıştıramadığım Joy'dan başkası değildi. Ancak daha sonraki denememde Dior'un çizgisi dışında ve çok hafif, çocuksu bulmam sebebiyle yine nefret ettim. Bir sonraki denememde tekrar aşık oldum derken bu parfümle aşk-nefret ilişkim bir süre böyle devam etti, sonunda da tamamen aşka dönüştü. Çünkü fark ettim ki bu parfüm insana enerji veriyor, huzur, mutluluk, cıvıl cıvıl bir hava... Artık ne geliyorsa pozitiflik adına, Joy bunu başardı. Verdiği bu enerjiyle zorlu bir savaşın ardından kalbimi kazandı.

Kavraması, sıkması, çantada taşıması kolay ve buna rağmen sade ve şık bir şişeye sahip. Buradan da kaptı puanı benden.

Şimdi buraya kadar çok güzel şeyler yazdım ama kalıcılığı beni hiç tatmin etmedi, fark edilebilirliği ise gayet iyi ama o da üstümden uçana kadar... Yani gün içinde 1-2 fıs 1-2 fıs tazeleme gerektiriyor. Ancak kalıcılığını pek beğenmememe rağmen bana bu güzel satırları yazdıran nadir parfümlerden biri olarak da tarihe geçmiştir. Gerçi sevmemem için onca sebebin varlığına rağmen beni çizgimin dışına çıkarmış bir parfümden bahsediyorken, kalıcılık çok hafif bir sorun gibi gözüküyor ya neyse...

Sonuç olarak, bana kendimi iyi hissettiren ve ilk izlenimle harcanmaması gerektiğini düşündüğüm parfümdür kendileri.

Sanırım bu konuda yalnız değilsiniz, deneyenlerin çoğu ya sevmiş ya uzak durmuş. Kalıcılığa gelince de aslında çok kudretli birkaç nota var. Kalıcılığının düşük olması hakikaten düşündürücü bir durum. Güzel anlatım... elinize sağlık...

Bu arada forumumuza hoş geldiniz.

HOCA' Alıntı:

Sanırım bu konuda yalnız değilsiniz, deneyenlerin çoğu ya sevmiş ya uzak durmuş. Kalıcılığa gelince de aslında çok kudretli birkaç nota var. Kalıcılığının düşük olması hakikaten düşündürücü bir durum. Güzel anlatım... elinize sağlık...

Genişletmek için tıkla ...

HOCA' Alıntı:

Bu arada forumumuza hoş geldiniz.

Genişletmek için tıkla ...

Sevmeyenlerin sevmeme sebebi, kokuyu oldukça basit bulmalarından kaynaklı diye düşünüyorum. Bir de işin içinde Dior olunca doğal olarak bir hayal kırıklığı da oluyor ister istemez. Ama hani bazen bir şey vardır, toprağın taa altını kazımanız gerekir ki bulabilesiniz aradığınızı, işte bu parfümde de gizli bir enerji var. Ben severek kullandığım her parfümle mutlu olurum ama enerjik hissetmem. Bu parfüm de bu açığı kapatıyor bence. Belki sürekli deneyip şans vermeseydim ben de hiç göremeyecektim bu özelliğini... Kalıcılık maalesef geçer not alamadı benden yana. Kokusu burnunuza geliyorken her şey çok güzel ancak bir süre sonra o koku kaybolunca pek de mutlu etmiyor günün sonunda.

Bu arada rica ederim faydalı olabildiyse ne mutlu bana ve teşekkür ederim, hoş buldum:)

basit ıslak mendili andıran bi koku gibi geldi bana ben hiç sevemedim